6. Ceza Dairesi 2012/29885 E. , 2015/465 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık,Mala zarar verme, İşyeri dokunulmazlığını ihlal
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Sanık hakkında “işyeri dokunulmazlığını ihlal” suçundan kurulan hükmün incelenmesinde,
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hâkimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Mahkemece 5271 sayılı Yasa"nın 150/3. maddesi uyarınca sanığa savunmasını yapmak üzere zorunlu savunman görevlendirilmesi nedeniyle, atanan savunmana ödenen avukatlık ücretinin, onsekiz yaşından küçük olduğu anlaşılan sanığa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı olduğunun gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık... savunmanının temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını
gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hükümden “müdafii ücretine ilişkin bölümünün” çıkarılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık hakkında “hırsızlık ve mala zarar verme” suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesine gelince,
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakim’in takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-)Nüfus kaydına göre “31.10.1994” doğumlu olup, suçun işlendiği “29.04.2010” tarihinde 18 yaşını doldurmamış olan ve kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyeti bulunmayan sanık hakkında “mala zarar verme” suçundan hükmolunan kısa süreli özgürlüğü bağlayıcı cezanın, 5237 sayılı TCK’nın 50/3. maddesi uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2-) Hırsızlık suçu yönünden; sanık .... ile birlikte yakalanan ve yaşı büyük olduğu için yargılamaları ayrı yürütülen diğer sanıklardan.."ün, birlikte çaldıkları ve aralarında bir paylaşım yapılmadan sakladıkları malların yerini göstermiş olması karşısında, sanık ...’nun ayrıca yer göstermesini gerektirir bir durum kalmaması nedeniyle bu hususun adı geçen sanık lehine olarak değerlendirilmesi gerektiği ve katılanın, 01/07/2010 tarihli celsedeki beyanında; “sanık Mümtas’ın yer gösterimi sonrası çalınan malların tamamının kendisine iadesinin sağlandığını” belirtmesi karşısında;
Suçun birlikte işlenmesi halinde, faillerden birisi veya birkaçı iade veya tazmin yükümlülüğünü yerine getirirse diğer suç ortakları bu yerine getirmeye karşı çıkmadıkları takdirde o kimselerin de etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanabilecekleri, temyiz dışı diğer sanık Mümtas Bingöl"ün, soruşturma aşamasında, yukarıda açıklanan şekildeki aynen iade yoluyla katılanın hırsızlık suçu
nedeniyle zararını tamamen giderdiği somut olayda, sanık ... hakkında da, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerekirken, yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile 5237 sayılı TCK"nın 168. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 21.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.