6. Ceza Dairesi 2012/29908 E. , 2015/463 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar vermek
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I- Sanık ... hakkında kurulan hükümlerin incelenmesinde,
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-) Velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerine ilişkin haklardan yoksunluğun 5237 sayılı TCY’nin 53/3. maddesi uyarınca yalnızca kendi alt soyundaki kişiler bakımından koşullu salıverilmeyle sona ereceği gözetilmeden, anılan hakların yönelik olduğu kişiler bakımından bir ayrım yapılmadan, sanığın aynı Yasanın 53/1-c maddesinde yazılı haklardan şartla salıverilmesine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi;
2-) Suçu birlikte işleyen sanıkların neden oldukları yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulmaları yerine 5271 sayılı CMK"nın 326/2. maddesine aykırı biçimde "müteselsilen tahsiline" biçiminde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’un temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından
“53.maddenin uygulanmasına” ve “sanıklardan müteselsilen tahsiline” ilişkin bölümler çıkartılarak, yerlerine sırasıyla “sanığın, TCY’nın 53.maddesinin 2.fıkrası uyarınca hapis cezalarının infazları tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1.fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, 3. fıkrası uyarınca da kendi alt altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına” ile “sanıklardan neden oldukları yargılama giderinin ayrı ayrı alınmasına” cümlelerinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II- Sanık ... hakkında “mala zarar verme” suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesine gelince;
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-) Suç tarihinde, 18 yaşını doldurmamış olan sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nın 31/3. maddesinde düzenlenen yaş küçüklüğü hükmünün değerlendirilmemesi,
2-) Sanığın 18 yaşını bitirmediği halde yargılamanın gizli yapılması ve hükmün de gizli oturumda açıklanması gerekirken, açık yapılması suretiyle CMK’nın 182/1 ve 185/1. maddelerine aykırı davranılması,
3-) Mahkemece 5271 sayılı Yasa"nın 150/3. maddesi uyarınca sanığa savunmasını yapmak üzere zorunlu savunman görevlendirilmesi nedeniyle, atanan savunmana ödenen avukatlık ücretinin, onsekiz yaşından küçük olduğu anlaşılan sanığa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı olduğunun gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 21.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.