11. Hukuk Dairesi 2015/12506 E. , 2017/753 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 02/06/2015 tarih ve 2014/1699-2015/394 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili, fer"i müdahil TMSF vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ismail Kalem tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin ... Eskişehir Şubesi"nde 24.11.1999 tarihinde vadeli hesap açtırarak 2.000 TL yatırdığını, bankaya el konulması sonrasında yatırmış olduğu parasının ödenmediğini, off shore hesaplarında gözüken paraların Kıbrıs"a gitmediğini ve ... hesaplarında kaldığını, holding bünyesindeki şirketlere kredi olarak dağıtıldığını, Kıbrıs"ta da ...Ltd. isimli bankanın faaliyetinin bulunmadığının anlaşıldığını, davacının yanıltıldığını, ... A.Ş. aracılığı ile off shore hesabı açtıran kişilerin banka vasıta kılınmak suretiyle dolandırdıklarını ileri sürerek, 2.000 TL"nin 24/11/1999 tarihinden itibaren işleyecek % 80 oranındaki faizleri ve bundan sonra işleyecek dönemsel mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı banka vekili, yetki ve görev itirazı ile birlikte davanın zamanaşımına uğradığını, ayrıca husumet itirazında bulunduklarını, davacının kendi beyan ve talimatı doğrultusunda başka bir tüzel kişiliğe parasının havale edilmesi işlemi gerçekleştirildiğinden, davalı bankadan talep edebileceği bir alacağının mevcut olmadığını, davacının zararın oluşumunda müterafik kusurunun bulunduğunu savunarak, davanın usulden ve esastan reddini istemiştir.
Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, off-shore hesabına aktarılan paranın fiilen off shore şirketine ve Kıbrıs"a gönderilmediği ve davalı bankanın hakim ortaklarına ait bir kısım şirketlere kredi olarak kullandırıldığı, dava konusu mevduatın off shore şirketinin mal varlığının bulunmaması nedeniyle tahsil edilemediği, yine off-shore hesaplarının açılması ve mudilerin bu hesaplara yönlendirilmesi yönünde yöneticilerin banka çalışanlarına emir ve talimatlar verdikleri, bu doğrultuda banka çalışanlarının mudilere off-shore hesabının avantajlı olduğu yönünde telkinlerde bulunarak yönlendirdikleri, bu suretle davacı iradesi fesada uğratıldığından müterafik kusurdan bahsedilemeyeceği, banka yöneticilerinin ve çalışanlarının kusurlu davranışları nedeniyle oluşan zarardan sorumluluğunun bulunduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne, 2.000,00 TL alacağın 24/11/1999 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesi gereğince değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili, feri müdahil TMSF vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı vekili, fer"i müdahil TMSF vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekili, fer"i müdahil TMSF vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, fer"i müdahil TMSF"den harç alınmasına yer olmadığına, 13/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.