12. Ceza Dairesi 2019/2982 E. , 2019/9224 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Çocuk Mahkemesi
Suç : Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma
Hüküm : CMK’nın 231/11. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasıyla;
TCK"nın 179/2, 31/3, 62, 52/2, 50/3. maddeleri gereğince mahkumiyet
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan suça sürüklenen çocuk hakkında yapılan yargılama sonucunda, TCK"nın 179/2, 31/3, 62. maddeleri gereğince 16 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince suça sürüklenen çocuk hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 3 yıllık denetim süresine tabi tutulmasına dair Samsun 1. Çocuk Mahkemesinin 30/04/2014 tarihli ve 2013/742 esas, 2014/354 karar sayılı kararının 08/05/2014 tarihinde kesinleşmesine müteakip suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içinde 18/12/2014 tarihinde TCK"nın 170/1-c maddesinde düzenlenen hali ile genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçunu işlediği ve Samsun 9. Asliye Ceza Mahkemesinin bu suçtan suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 04/12/2015 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair Samsun 1. Çocuk Mahkemesinin 17/03/2016 tarihli ve 2015/841 Esas, 2016/177 Karar sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre;
1) Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141 ve 5271 sayılı CMK’nın 34. maddeleri uyarınca bütün mahkeme kararlarının, karşı oy da dahil olmak üzere gerekçeli olarak yazılması zorunludur. Hükmün gerekçeyi ihtiva etmemesi ise 1412 sayılı Kanunun 308/7 ve 5271 sayılı CMK’nın 289/1-g bendi uyarınca hukuka kesin aykırılık halini oluşturacaktır. Ayrıca Ceza Muhakemesi Kanununun 230. maddesi uyarınca, hükmün gerekçesinde, suç oluşturduğu kabul edilen eylemin gösterilmesi, bunun nitelendirmesinin yapılması, Ceza Kanununda öngörülen sıra ve esaslara göre cezanın ve ayrıca cezaya mahkûmiyet yerine veya yanı sıra uygulanacak güvenlik tedbirinin belirlenmesi, cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adli para cezasına veya tedbirlerden birine çevrilmesine ya da ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına veya bu hususa ilişkin istemlerin kabul veya reddine dair dayanakların gösterilmesi zorunludur. Gerekçe, hükmün dayanaklarının, akla, hukuka ve dosya içeriğine uygun açıklamasıdır. Bu nedenle, gerekçede hükme esas alınan veya reddedilen bilgi ve belgelerin belirtilmesi ve bunun dayanaklarının gösterilmesi, bu dayanakların da, geçerli, yeterli ve yasal olması gerekmektedir. Bu itibarla keyfiliği önlemek, tarafları tatmin etmek, sağlıklı bir denetime olanak sağlamak bakımından, hükmün gerekçeli olmasında zorunluluk bulunmakta olup, incelenen dosya kapsamında; bu ilkelere uyulmadan sanığa atılı suçun ne olduğu ve sübut delilleri irdelenmeksizin yalnızca hükmün açıklanmasının koşullarının oluştuğuna yönelik tartışma içerir ancak delil tartışılması içermeyen kararla gerekçesiz olarak yazılı şekilde hükmün kurulması;
2) Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesinden sonra, suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlediği ihbarı üzerine yeniden yapılan yargılamada, 5271 sayılı CMK"nın 193. maddesi uyarınca duruşmaya katılmadığı takdirde "daha önce açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanacağı" şeklinde ihtara yer veren usulüne uygun çağrı kağıdının tebliği sağlanmadan, duruşmada hazır bulundurulmayan suça sürüklenen çocuk hakkında hükmün açıklanarak mahkumiyetine karar verilmesi suretiyle suça sürüklenen çocuğun savunma hakkının kısıtlanması,
3) Suça sürüklenen çocuğun idaresindeki araçla geri geri giderken mağdura ait araca çarpması şeklinde gerçekleşen olayda; suça sürüklenen çocuğun tehlike yaratacak şekilde araç kullandığına dair dosya kapsamında delil niteliğinde bir belge bulunmadığı dikkate alındığında yasal unsurları oluşmayan atılı trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan suça sürüklenen çocuğun beraatine karar verilmesi gerekirken, delillerin yanlış değerlendirilmesi sonucu oluşa ve dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçelere dayanılarak yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması;
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 23/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.