16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/608 Karar No: 2018/1786 Karar Tarihi: 17.05.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/608 Esas 2018/1786 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir kişinin silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine karar vermiş ve yapılan temyiz başvurusunu esastan reddetmiştir. Dosya incelendikten sonra, diğer delillerin suçun sübutunu kanıtlamak için yeterli olduğu gerekçesiyle bylock tespit ve değerlendirme tutanağı beklenilmeden karar verilmesi uygun bulunmuştur. Usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği belirlenmiş ve vicdani kanının kesin ve tutarlı olduğu sonucuna varılmıştır. Hüküm, CMK'nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle onanmıştır. Kararda yer alan kanun maddeleri şöyle belirtilmiştir: TCK'nın 314/2, 53, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri.
16. Ceza Dairesi 2018/608 E. , 2018/1786 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 53, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Tüm dosya kapsamı gözetilerek diğer delillerin suçun sübutu için yeterli olması nedeniyle bylock tespit ve değerlendirme tutanağı beklenilmeden karar verilmesi ayrıca mahkemenin ceza tayininde de bir isabetsiz görülmediğinden tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 17.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.