11. Ceza Dairesi Esas No: 2015/6364 Karar No: 2017/2396 Karar Tarihi: 30.03.2017
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/6364 Esas 2017/2396 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2015/6364 E. , 2017/2396 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
A- Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık ...’in temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosya kapsamından sanık ...’in müşteki ... adına 18.10.2007 ve 03.10.2007 tarihlerinde iki farklı alışveriş işlemi yaptığı ve bunların karşılığında farklı tarihlerde düzenlenen iki ayrı senede kendisini ... olarak tanıtmak suretiyle imza attığı 5237 sayılı TCK’nın 43/1. maddesi kapsamında zincirleme suç koşullarının oluştuğu anlaşılmakla tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında yeniden değerlendirilmesi mümkün görülmüştür. Toplanan deliller karar yerinde incelenip, yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı ve azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosya içeriğine göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan; sanığın, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, B- Sanık ... (Gevrek )İkiz hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık ... (...)...’in temyiz itirazlarının incelenmesinde; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1-Sanık ... ...(...)’in yalnızca 03.10.2007 tarihli senet üzerinde imzasının bulunması ve aşamalardaki ifadelerinde sadece bir senede imza attığını diğer sanık ... tarafından 18.10.2007 tarihli işlemden bilgisinin olmadığını beyan etmesi ve bu senet ve taksitlendirme belgesi üzerinde herhangi bir imzasının bulunmaması karşısında sanık hakkında koşulları oluşmayan 5237 sayılı TCK’nın 43/1. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini, 2- Kabule göre ise; 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.