Abaküs Yazılım
8. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/20062
Karar No: 2014/1613
Karar Tarihi: 27.01.2014

lular için Avrupa Kurallarını kabul etmiştir Bu - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2013/20062 Esas 2014/1613 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İstanbul Anadolu 5. Çocuk Mahkemesi, suça sürüklenen çocuk V. S.'yi ruhsatsız bıçak taşımak suçundan 3 ay hapis ve 225 TL adli para cezasıyla cezalandırmıştır. Ancak denetimli serbestlik tedbirine aykırı davranması nedeniyle cezası 3 ay hapis olarak infaz edilmeye karar verilmiştir. Yargıtay Ceza Dairesi ise, çocuklar açısından ceza kanununun 50/6. maddesinin uygulanamayacağına ve hükmolunan seçenek yaptırımın yerine getirilmemesi halinde diğer seçenek tedbirlerinden birine veya adli para cezasına hükmedilmesi gerektiğine karar vermiştir. Anayasa'nın 17. maddesi ile çocukların özgürlüğüne saygı gösterilmesi gerektiği ve çocuklar için alınacak tedbirlerin eşitlik ilkesine aykırı sayılmayacağı belirtilmiştir. Çocuk Koruma Kanunu'nun 4/i maddesi ise, özgürlüğü kısıtlayan tedbirlerin hapis cezasına en son çare olarak kullanılması gerektiğini ifade etmektedir. Kararda verilen ceza ve tedbirler, 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun'un 15/1 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 31/2, 62, 50/3 ve 50/1-c maddelerine uygun olması gerekmektedir.
8. Ceza Dairesi         2013/20062 E.  ,  2014/1613 K.

    "İçtihat Metni"

    Esas No : 2013/20062
    Karar No : 2014/1613
    İhbarname No : KYB - 2013/374724

    Ruhsatsız bıçak taşımak suçundan suça sürüklenen çocuk V.. S..’in, 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun"un 15/1, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 31/2, 62, 50/3 ve 50/1-c maddeleri uyarınca 3 ay hapis ve 225,00 Yeni Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına, hapis cezasının iki yıl süre ile bir meslek veya sanat edinmeyi sağlamak amacıyla, gerektiğinde barınma imkanı da bulunan bir eğitim kurumuna devam etme seçenek yaptırımına çevrilmesine dair Üsküdar 2. Çocuk Mahkemesinin 28.11.2008 tarihli ve 2008/66 esas, 2008/423 sayılı kararının infazı sırasında, sözkonusu denetimli serbestlik tedbirine aykırı davranması nedeni ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/6. maddesi uyarınca 3 ay hapis cezası olarak infazına dair (İSTANBUL ANADOLU) 5. Çocuk Mahkemesinin 14.02.2013 tarihli ve 2008/66 esas, 2008/423 sayılı ek kararını kapsayan infaz dosyası ile ilgili olarak;
    Dosya kapsamına göre; İstanbul Anadolu 5. Çocuk Mahkemesinin 14.02.2013 tarihli ve 2008/66 esas, 2008/423 sayılı ek kararı ile suça sürüklenen çocuğun denetimli serbestlik tedbirine aykırı davranması nedeni ile Türk Ceza Kanu- nu"nun 50/6. maddesi uyarınca 3 ay hapis cezası olarak infazına karar verilmiş ise de;
    27 Ocak 1995 tarihli, 22184 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin 37. maddesinin b bendi gereğince çocuğun özgürlüğünden yoksun bırakılması başvurulabilecek en son önlemdir. Aynı Sözleşme’nin 40. maddesinin 4. fıkrası gereği, yönlendirme ve gözetim kararlan, danışmanlık, şartlı salıverme, bakım için yerleştirme, eğitim ve meslek öğretme programlan ve diğer kurumsal bakım seçenekleri gibi çeşitli düzenlemelerin uygu- lanmasında, çocuklara durumları ve suçlan ile orantılı ve kendi esenliklerine olacak biçimde muamele edilmesi sağlanacaktır. Yine, Özgürlüğünden Yoksun Bırakılan Küçüklerin Koruması İçin Birleşmiş Milletler Kuralları’nın 1. maddesi gereğince, çocukların hapsedilmesi başvurulabilecek en son çare olmalıdır. Avrupa Birliği Temel Haklar Şartı’nın 24/2. maddesine göre, kamu kurumları veya özel kuruluşlar tarafından alınmış, çocukları ilgilendiren bütün tedbirlerde, çocuğun menfaati öncelikli düşünce olmalıdır. Avrupa Konseyi 05.11.2008 tarihli, 11 sayılı tavsiye kararı ile Yaptırım ve Tedbirlere Maruz Kalan Çocuk Suçlular için Avrupa Kurallarını kabul etmiştir. Bu
    kurallar, devletlerin çocuk suçlulara muamelesinde izlemesi gereken önemli ilkeleri belirlemektedir. Bunlar arasında, bir yaptırım ya da tedbir kararının alınması ya da uygulanmasında çocuğun en yüksek yararının gözetilmesi ve oranlılık ilkesinin uygulanması şartı bulunmaktadır. 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun Temel İlkeler başlıklı 4/i.maddesinde, çocuklar hakkında özgürlüğü kısıtlayıcı tedbirler ile hapis cezasına en son çare olarak başvurulması hükmü yer almıştır. Nitekim, çocuklar hakkında verilen 1 yıl ve daha az kısa süreli hapis cezalarının Türk Ceza Kanunu’nun 50/3. maddesinde adlî para cezası yaptırımına veya tedbire çevrilmesi zorunlu olduğu ve suça sürüklenen çocuk hakkında verilen adlî para cezasının tebliğinden itibaren 30 gün içinde ödenmemesi halinde 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/4. maddesi gereği hapse çevrilemeyeceği düzenlenmiştir.
    Anayasa’nın 17. maddesinde yer alan “insan haysiyetiyle bağdaşmayan bir cezaya veya muameleye tâbi tutulamama” hükmü, çocuklar açısından da geçerli olduğu gibi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ile 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’ndan sonra 23.09.2010 tarihinde yürürlüğe giren 5982 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Ana- yasa"sının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkındaki Kanun’un 4. maddesi ile Anayasanın değişik 41. maddesinde; “her çocuğun, korunma ve bakımdan yararlanmaları, yüksek yararlarına açıkça aykırı olmadıkça, ana ve babalarıyla kişisel ve doğrudan ilişki kurma ve sürdürme hakkına sahip olduğu” belirtilerek çocuklara yönelik pozitif ayrımcılık düzenlenmiş, çocuklar için alınacak tedbirlerin eşitlik ilkesine aykırı sayılmayacağı hükmü getirilmiştir.
    Belirtilen ilke ve hükümler ışığında; suça sürüklenen çocuk hakkında verilen adlî para cezasının tebliğinden itibaren 30 gün içinde ödenmemesi hâlinde 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/4. maddesi gereği hapse çevrilemeyeceği hükmü ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/6-7. maddesi hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 16.01.2013 tarihli 2012/24704 esas, 2013/274 karar sayılı ilâmında da belirtildiği üzere hükmolunan seçenek yaptırımın yerine getirilmemesi hâlinde maddede öngörülen diğer seçenek tedbirlerinden birine veya adlî para cezasına hükmolunması zorunluluğunun gözetil- memesinde, isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 18.11.2013 gün ve 70078 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen
    Yargıtay C.Başsavcılığının 04.12.2013 gün ve KYB/2013-374724 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Gereği görüşülüp düşünüldü:

    5237 sayılı TCK.nun 50/3. madde ve fıkrası, 5275 sayılı Ceza ve Gü- venlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/4. madde ve fıkrasındaki düzenleme- ler ve yasa koyucunun amacı gözetildiğinde, 5237 sayılı TCY.nın 50/6. maddesinin çocuklar yönünden uygulanamayacağı ve hükmolunan seçenek yaptırımın gereklerinin yerine getirilmemesi halinde, maddede öngörülen diğer seçenek tedbirlerden birine veya adli para cezasına hükmolunması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı"nın Kanun Yararına Bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden İstanbul Anadolu 5. Çocuk Mahkemesinin 14.02.2013 gün, 2008/66 esas, 1008/423 karar no"lu ek kararının CMK.nun 309/4-a maddesi uyarınca (BOZUL- MASINA), müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine, 27.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi