Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/24319
Karar No: 2020/17398
Karar Tarihi: 23.11.2020

Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/24319 Esas 2020/17398 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2020/24319 E.  ,  2020/17398 K.

    "İçtihat Metni"



    Basit tehdit, şantaj, hakaret, kişilerin huzur ve sükununu bozma ve yaralama suçlarından şüpheliler ... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 25/10/2019 tarihli ve 2019/4440 soruşturma, 2019/6048 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın süre yönünden reddine ilişkin mercii İnegöl Sulh Ceza Hâkimliği"nin 30/12/2019 tarihli ve 2019/3568 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    İstem yazısında: “İnegöl Sulh Ceza Hakimliğince, İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığının 25/10/2019 tarihli kovuşturmaya yer olmadığı kararının müşteki vekiline 06/11/2019 tarihinde elektronik tebligat yoluyla tebliğ edildiği, müşteki vekilinin bu karara karşı 15 günlük yasal süresinden sonra 22/11/2019 tarihinde itiraz ettiğinden bahisle süre yönünden itirazın reddine karar verilmiş ise de;
    19/01/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanun"un 3. maddesi ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 7/a maddesinde; "Tebligata elverişli bir elektronik adres vererek bu adrese tebligat yapılmasını isteyen kişiye, elektronik yolla tebligat yapılabilir. Elektronik yolla tebligat, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılır. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar yönetmelikle belirlenir.” hükümleri dikkate alındığında, Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 25/09/2018 tarihli ve 2018/4120 esas, 2018/6993 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, elektronik yolla müşteki vekiline 01/11/2019 tarihinde yapılan tebliğin 5 gün sonra 06/11/2019 tarihinde tebliğ yapılmış sayılması gerektiği, UYAP kaydına göre de müşteki vekili tarafından 21/11/2019 tarihinde sunulan itiraz isteminin, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 173/1. maddesinde yer alan “Suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine itiraz edebilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca yasal süresinde olduğu kabul edilerek, itirazın esastan incelenmesi yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
    Hukuksal Değerlendirme:
    19/01/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanun"un 3. maddesi ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 7/a maddesinde; "Tebligata elverişli bir elektronik adres vererek bu adrese tebligat yapılmasını isteyen kişiye, elektronik yolla tebligat yapılabilir. Elektronik yolla tebligat, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılır. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar yönetmelikle belirlenir.” hükümleri dikkate alındığında, elektronik yolla müşteki vekiline 01/11/2019 tarihinde yapılan tebliğin 5 gün sonra 06/11/2019 tarihinde tebliğ yapılmış sayılması gerektiği, UYAP kaydına göre de müşteki vekili tarafından 21/11/2019 tarihinde sunulan itiraz isteminin, 5271 sayılı CMK"nın 173/1. maddesinde yer alan “Suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine itiraz edebilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca yasal süresinde olduğu kabul edilerek, itirazın esastan incelenmesi yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesi, hukuka uygun görülmemiştir.
    Sonuç ve Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
    1-İnegöl Sulh Ceza Hakimliği’nin 30/12/2019 tarihli ve 2019/3568 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    2-Aynı Kanun maddesinin 4-a fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, dosyanın Yüksek Adalet Bakanlığı"na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 23/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi