11. Hukuk Dairesi 2016/5639 E. , 2017/716 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 03/06/2015 tarih ve 2014/752-2015/400 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... ve davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 07/02/2017 günü tebligata rağmen gelen olmadığı yoklama ile anlaşıldı, duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının 2004 yılında bir süreliğine ..."ya yerleştiğini, ... Taşımacılık ve Tahmil Tahliye İşleri Tic. Ltd. Şti. ve ..., ... Nakliyat şahıs şirketini, .. Ltd Şti"nde de % 25 hissesi bulunan dayısının oğlu davalı ..."a emanet ettiğini, davalılardan ..."in şirket işleriyle uğraştığını, diğer davalı ..."ın ise muhasebeci olduğunu, 2005 yılı sonlarına doğru firmaların borçlanmaların artmasıyla nakit ihtiyacını karşılamak üzere davalıların müvekkilinin imzasını taklit ederek düzenlenen çekleri piyasaya sürdüklerini, 2005 yılında başka bir şirkete ortak olmak için girişimde bulunan ve anılan iki firmadaki nakitleri o şirkete kaydırması nedeniyle davalı ..."ın sorumluluktan kurtulmak için diğer davalılarla birlikte sahte belge düzenlemek suretiyle ... Ltd Şti"ndeki % 25 payını 17.01.2005 tarihinde davalılardan ..."e devrettiğini, davalı ..."ın 25.03.2005"de ... Taşımacılık Liman İşletmeciliği İnşaat Turizim San ve Tic Ltd Şti"nden % 55 hisse alarak münferiden şirketi temsil ve ilzama yetkili şirket ortağı olduğunu, 01.09.2005 tarihli sermaye artırımı ile şirketin % 94 hisseli ortağı haline geldiğini, düzenlenen çeklerden dolayı davacı aleyhine 14 adet ceza davası açıldığını, 13 adedinin beraatle sonuçlandığını, ... 10. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2007/219 E ve ... 5. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2006/653 Esas sayılı dosyalarındaki mahkumiyet kararı sonucunda davacının 7 gün cezaevinde kaldığını, ceza davalarında ve bu uyuşmazlıkla ilişkili hukuk davalarından dolayı iki avukata 10.522,00 TL ödeme yaptığını, davalıların kendilerine menfaat sağlamak amacıyla davacının imzasını taklit ederek piyasaya yaklaşık 200.000,00 TL borçlanmaları sonucunda müvekkilinin gelir getiren iki şirketini kaybetmesine sebebiyet vermeleri nedeniyle kar mahrumiyetine uğradığını, müvekkilinin çek alacaklılarının gerek ceza ve gerekse icra/haciz işlem ve davalarından ve vergi hukukundan doğabilecek borçlardan kurtulmak amacıyla ... Liman ve Depoculuk Hizmetleri ve Tic. Ltd. Şti"nin ve ... Taşımacılık ve Tahmil Tahliye İşleri Tic. Ltd. Şti"nin feshi ve tasfiyesi hakkında dava açtığını ve her iki davada anılan şirketlerin fesih ve tasfiyesine karar verildiğini, ... Ltd Şti"nin 31.12.2005, ..., ... Nakliyat şahıs şirketinin ise 30.11.2005 tarihleri itibariyle faaliyetlerine vergi dairesince resen son verilmiş olduğunun tespit edildiğini, davalılar ... ile ..."in hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan cezalandırıldığını, ..."in resmi belgede sahtecilik suçundan cezalandırıldığını, yine davalı ..."ın diğer davalılar ile birlikte şirketin hisse devir işlemlerinde davacının imzasını taklit etmek suretiyle sahte belge düzenlemesi, şirketin defter ve kayıtlarında ve sahte imzayla çek düzenlemesi gibi diğer hukuka aykırı suç teşkil eden işlem ve eylemlerde bulunmuş olmakla müvekkilinin uğradığı zarara sebebiyet verdiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 60.522,00 TL"si maddi tazminat ve 40.000,00 TL"si manevi tazminat olmak üzere toplam 100.522,00 TL"nin haksız fiil tarihlerinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar ve vekilleri, sorumluluklarının bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemişledir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacı vekilinin manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne, 10.000,00 TL manevi tazminatın 31.12.2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."den alınarak davacıya verilmesine, davacı vekilinin maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne, 27.434,00 TL maddi tazminatın 31.12.2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ... ve ..."den alınarak davacıya verilmesine, davalı ... hakkında açılan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı ... vekili ve davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı ... vekilinin aşağıdaki (2) numaralı bendin kapsamı dışında kalan, davacı vekilinin ise aşağıdaki (3) numaralı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Dava, davalıların haksız eylemleriyle davacıyı zarara uğrattıkları iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Davacı vekili maddi tazminat olarak davacının davalıların eylemleri nedeniyle haksız olarak yargılandığı ceza dosyalarında ödemiş olduğu vekalet ücretleri ve yapılan giderler ile davalıların hukuka aykırı fiilleri sonucu davacının ortağı olduğu şirketlerin fesih ve tasfiyesinin istenerek faaliyetlerinin sonlanması, şahıs firmasının da faaliyetine son verilmesi nedeniyle 31.12.2005 tarihinden 30.04.2010 tarihine kadar yoksun kalınan karı istemiştir. Mahkemece istenen 8.457,00 TL vekalet ücreti yanında 18.977,42 TL kar düşüşünün enflasyon artışına karşı güncellenmiş karşılığı da maddi tazminat hesabına katılarak toplam 27.434,00 TL maddi tazminatın 31.12.2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ... ve ..."den tahsiline hükmedilmişse de, davacının ortağı olduğu şirketlerin fesih ve tasfiyesine karar verilen dava dosyasında fesih tasfiye talebinde bulunanın davacı olduğu, davacının ortağı olduğu şirket ile şahıs firmasının 2004 yılı ile 2005 yılı arasındaki kar farkının davacı hissesine düşen kısmının enflasyon artışına göre düzeltilmiş karşılığı olarak hesaplanan ve maddi tazminat hesabına katılan yoksun kalınan karın, dolaylı
zarar olup maddi tazminat olarak istenemeyeceği anlaşılmaktadır. Bu suretle, 18.977,42 TL kar düşüşünün enflasyon artışına karşı güncellenmiş karşılığının maddi tazminat olarak istenemeyeceği nazara alınarak karar verilmesi gerekirken bu kısmın maddi tazminat hesabına katılması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davalı ... yararına bozulması gerekmiştir.
3- Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; davacı vekilince dava dilekçesiyle 40.000,00 TL manevi tazminatın faiziyle birlikte tahsili istenmiş, mahkemece davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne, 10.000,00 TL manevi tazminatın 31.12.2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."den tahsiline karar verilmiştir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 10/2. maddesine göre, manevi tazminat davasının kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına Tarifenin 3. kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemeyeceğinden davacı lehine manevi tazminat için belirlenen vekalet ücreti nazara alınarak hüküm tarihinde geçerli Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca, davalı lehine vekalet ücretinin tayini ve takdiri yerine, yazılı miktara hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekili ile davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı ... yararına, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödedikleri peşin temyiz harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 09/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.