Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2015/11494 Esas 2016/4570 Karar Sayılı İlamı

İş Mahkemesi

Davacı, 18/10/1983 tarihinden itibaren sigortalı sayılmasına, 11/08/2008 tarihinden itibaren emekli sayılmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ...tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının ...üyeliği nedeniyle 18.10.1983 tarihinden itibaren Bağ-Kur sigortalısı sayılması ve 15.08.2008 tarihinden itibaren emekliliğe hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Davacının 18.10.1983-10.01.1984 tarihleri arasındaki vergi kaydına istinaden 18.10.1983 tarihinden itibaren Bağ-Kur tescili bulunmakta ise de 04.12.2008 tarihli inceleme sonucunda “üye kayıt defterinin usulüne uygun tutulmadığı" gerekçesiyle 18.10.1983 tarihinde başlayan...kaydının geçersiz sayılması sonucunda davacının aylık isteminin reddine karar verilmiştir.
Kurum memurlarınca yapılan inceleme sonucunda Oda kaydının geçersiz olduğu kabul edilerek davacının aylık isteminin reddine karar verilmiş ise de 6552 sayılı Kanun"un 58.maddesi ile eklenen 5510 sayılı Kanun"un Geçici 54.maddesinde yapılan düzenleme çerçevesinde; Kurumca oda kayıtlarının geçersizliği nedeniyle kabul görmeyen döneme ait prim borcunun icra kanalı, 4247 sayılı Kanun ve 5510 sayılı Kanun kapsamında 19.08.2008 tarihine kadar ödenmesi nedeniyle Kurumca iptal edilen döneme ait sigortalılığın geçerli sayılarak buna göre aylık koşullarının değerlendirilmesi gerekirken yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
Davacı son prim ödemesini kredi kullanarak yapmış olup Kurumca iptal işleminden sonra kredinin bankaya iade edilmesi Kurumun hatalı işleminden kaynaklanmakta olup davacıya yüklenecek bir kusur bulunmadığından davacının primi ödediğinin kabulü gerekir.
Yapılacak iş, davacının 5510 sayılı Kanun"un Geçici 54.maddesine göre süresinde primi ödenmiş hizmet süresini Kurumdan sormak, bu süreyi hizmete dahil ederek tahsis talep tarihindeki sigortalılık süresini belirlemek ve sonucunda aylık koşullarını irdeleyerek bir karar vermekten ibarettir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.