MAHKEMESİ : Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ...
aleyhine 28/02/2006 gününde verilen dilekçe ile rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 23/05/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, 2330 sayılı Kanun"dan kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalının haksız eylemi nedeniyle yaralanan polis memuru ..."ye Nakdi Tazminat Komisyonu Kararı ile ödenen miktarın rücuen davalıdan tahsilini istemiştir.
Mahkemece, ceza dosyası kapsamına göre davalı davacının üzerine benzin dökmüşse de onu yakarak zarar vermediği, benzin dökme eylemi ile yaralanmanın gerçekleşmeyeceği, davalının eylemi ile zarar arasında illiyet bağı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden, davalının kendisini yakmaya çalışırken engel olmaya çalışan polis memurlarından ..."nin üzerine benzin döktüğü, ceza dosyası içinde mevcut doktor raporundan bu eylem nedeniyle dava dışı polis memurunun el, yüz ve gözlerinde yaygın kızarıklık meydana geldiği ve üç gün iş ve gücüne engel olacak şekilde yaralandığı sabittir. O halde mahkemece işin esası incelenerek olay tarihindeki verilere göre hesaplanacak rücuen tazminat miktarının tahsiline karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile illiyet bağı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen gösterilen nedenlerle BOZULMASINA 18/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.