Esas No: 2021/13564
Karar No: 2022/5757
Karar Tarihi: 07.06.2022
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/13564 Esas 2022/5757 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı, çocuk istismarı suçlamasıyla şüpheli ...'ın yargılanmasına yönelik yapılan itirazı reddeden Samsun 2. Sulh Ceza Hâkimliği kararı incelendi. Dosya içeriğinde, şikayet üzerine yapılan soruşturma sonucunda yeterli delil bulunamadığı gerekçesiyle suçlamadan vazgeçildiği görülüyor. Ancak, mağdurun ifadesinde suçu kabul ettiği belirtiliyor. Hastanede yapılan değerlendirme sonucuna göre de, çocuğun özel durumu ve yaşı göz önüne alındığında, davranışın taklit edilmiş olabileceği ifade edilse de, raporda mağdurun beyanlarına itibar edilebileceği belirtiliyor. Bu nedenle, şüpheli hakkında kamu davası açılmasına yeterli delil bulunduğu sonucuna varılıyor ve itirazın kabulüyle kamu davası açılmasına karar verilmesi gerektiği ifade ediliyor. Kararın bozulmasının gerektiği belirtiliyor.
Kanun maddeleri: 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi.
"İçtihat Metni"
Çocuğun cinsel istismarı suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda Samsun Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 03/02/2020 tarihli ve 2020/776 soruşturma, 2020/2935 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Samsun 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 19/02/2020 tarihli ve 2020/745 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, müştekinin boşanma aşamasında olduğu eşi şüpheli tarafından ortak çocukları down sendromlu mağdur ...'ın cinsel istismara maruz bırakıldığından bahisle şikayetçi olması üzerine yapılan soruşturma sonunda, şüphelinin üzerine atılı suçu işlediğine ilişkin yeterli delil bulunmadığı gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş ise de;
Mağdurun Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 06/01/2020 tarihinde alınan ifadesinde, babasıyla kaldığı zamanlarda, "babasının poposunu açtığını, öptüğünü ve yaladığını..." beyan ettiği, her ne kadar kovuşturmaya yer olmadığına dair karara esas kabul edilen 08/01/2020 tarihli Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk İzlem Merkezi Adli Görüşme Değerlendirme raporunda, söz konusu beyanlar üzerine; "Adli görüşme süresince kendisine karşı yapılan davranışları öpme, yalama, tükürme olarak tanımlandığı, derinlemesine bir cinsel eylem öyküsü veremediği, anatomik resimler ve oyuncak bebek figüründen babası tarafından yapıldığı iddia olunan öpmeleri davranışsal olarak yapmaya çalıştığı gözlemlenmiştir. Bu tür durumların çocuğun özel durumu ve yaşı göz önüne alındığında taklit etme şeklinde değerlendirilmiş olup bu davranışa maruz kalıp kalmadığı ile ilgili kesin bir yorum yapılmasının uygun olmayacağı ayrıca bu tür davranışı tekrar yoluyla da öğrenmiş olabileceği..." şeklinde değerlendirme yapılmış ise de, adı geçen hastanede görevli uzman hekim tarafından düzenlenen 05/02/2020 tarihli ve 2020/26 sayılı adli raporda, mağdurun beyanlarını itibar edilebileceğinin belirtildiği, bu halde, şüpheli hakkında çocuğun basit cinsel istismarı suçundan kamu davası açmaya yeterli delil bulunduğu, delillerin takdir ve değerlendirme yetkisinin mahkemeye ait olduğu cihetle, itirazın kabulü ile kamu davasının açılmasına karar verilmesi yerine, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 05/05/2020 gün ve 94660652-105-55-6454-2020-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrakla birlikte tevdi kılınmakla dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Tüm dosya içeriği nazara alındığında, Samsun Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 03/02/2020 tarihli ve 2020/776 soruşturma, 2020/2935 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararına yönelik itirazın reddine dair Samsun 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 19.02.2020 günlü ve 2020/745 değişik iş sayılı kararı usul ve kanuna uygun olup, kanun yararına bozma istemine
dayanan ihbarname içeriği yerinde görülmediğinden, vaki talebin REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 07.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.