Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/5277
Karar No: 2015/2101
Karar Tarihi: 18.02.2015

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/5277 Esas 2015/2101 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2014/5277 E.  ,  2015/2101 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından duruşmalı, davalı vekili tarafından duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av....."ın gelmiş olmasıyla duruşmaya başlanarak hazır olan taraf vekilinin sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - KARAR-
    Davacı vekili, dava dışı .... Piliç ve .... San AŞ ile müvekkili arasında imzalanan ve dava dışı şirketin müvekkiline olan borcunun ödenmesini düzenleyen 22.01.2013 tarihli protokol kapsamında davalının iki adet taşınmazının üzerinde dava dışı anılan şirketin borcu için müvekkili şirket lehine ipotek tesis ettiğini, söz konusu protokolün 6. maddesinde dava dışı firma tarafından borcun ödenmesine yönelik olarak verilen çeklerden birinin vadesinde ödenmemesi halinde iş bu teminat ipoteklerinin nakde çevrileceğinin öngörüldüğünü ileri sürerek anılan firma tarafından söz konusu protokolden doğan borcun ödenmemiş olması nedeniyle müvekkilinin alacağını tahsil için başlattığı ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, ipotek resmi senedinde yazılı 5 milyon TL karzın müvekkilince davacıdan alınmadığını, müvekkilinin davacıya borcu olmadığını, dava dilekçesine konu 22.01.2013 tarihli protokolün ipotek resmi senedinde yazılı karz borcunu doğurmayacağını, müvekkiline TMK"nın 887. maddesi uyarınca muacceliyet ihtarında bulunulmadığından icra takibinin usulsüz olduğunu, kaldı ki asıl borçlu hakkında takip yapılmadan müvekkili ipotek veren hakkında takip yapılamayacağını ileri sürerek davanın reddi ile %20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılamada toplanan delillere göre; TMK. 887. maddesine göre ipotekli taşınmazın maliki borçtan şahsen sorumlu değil ise alacaklının ödeme isteminin ona karşı etkili olabilmesi, bu istemin hem borçluya hem de kendisine karşı yapılmış olmasına bağlı olduğu, bu durumda asıl borçlu ile ipotekli taşınmaz maliki arasında zorunlu takip arkadaşlığı bulunduğu, iddia ve savunmalardan alacaklının ipotekli taşınmaz malikini muacceliyet ihtarı göndermediği sabit olduğundan davacının itirazın iptaline ilişkin talebinin usulden reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Dava, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. İtirazın iptali davaları takibe sıkı sıkıya bağlı olduğundan uyuşmazlığın dava ve takip konusu ipotek resmi senedi çevçevesinde değerlendirilip çözümlenmesi gerekir.
    Somut olayda dosyaya bir örneği sunulan takip konusu ipotek resmi senedi içeriğinden davalının davacıdan aldığı 5 milyon TL bedel mukabilinde davalıya ait taşınmazın teminat ipoteği ile yükümlendirildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı, kendi aldığı borç para için kendisine ait taşınmazı ipotek verdiğinden ve böylece borçtan şahsen sorumlu olduğundan olayımızda TMK"nın 887. maddesi hükmünün uygulama yeri bulunmamaktadır. Hal böyle olunca davanın esasına girilerek uyuşmazlığın değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu yönler gözetilmeksizin yanılgılı gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 1100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 18.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi