Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/14919 Esas 2017/3151 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ve davalı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili 18/09/2013 havale tarihli dilekçesiyle müvekkillerine ait ... ili, ... ilçesi, ... köyü 1045 parsel sayılı taşınmazın yörede yapılıp 14/09/2011 tarihinde ilan edilen ve 14/03/2012 tarihinde kesinleşen ... kadastrosunda ... sınırları içerisinde kaldığını, tapu kaydında ... parseli sınırları içindedir şerhi konulduğunu, taşınmazın evveliyatından itibaren ... olmadığını ileri sürerek taşınmazın ... sınırları dışına çıkartılmasını ve tapu kaydındaki şerhin iptalini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile dava konusu taşınmazın ... olarak sınırlandırılması işleminin iptaline ve 15/05/2015 havale tarihli bilirkişi raporunda (B1) ile gösterilen 266,17 m2"lik ve (B2) ile gösterilen 210,50 m2"lik kısmın ... kadastro sınırları dışarısına çıkarılmasına, ... sınırlandırmasının bu şekilde tesisine ve "... parseli sınırı içinde kalmaktadır" şerhinin iptal edilerek tesciline karar verilmiş, hüküm davacılar ve davalı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, ... kadastrosuna itiraz mahiyetindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1974 yılında yapılan arazi kadastrosunda taşınmaz ... Köyü Tüzel Kişiliği adına tespit görmüş, itiraz üzerine komisyon tarafından itiraz kabul edilerek ... Kur’an Kursu adına tespitine karar verilmiş, tespit kesinleşmiş ve taşınmaz satış yoluyla davalılara intikal etmiştir. Yörede ... kadastrosu 14/09/2011 tarihinde ilan edilerek kesinleşmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi kurulu raporuna göre, dava konusu taşınmazın (B1) ve (B2) ile gösterilen bölümlerinin ... sayılmayan yerlerden olduğu belirlenerek hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; dava 6831 sayılı Kanunun 11. maddesi (1) fıkrası hükmü uyarınca 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde tapuya dayalı açılan ... kadastrosuna itiraz davası olup mahkemece ... niteliğinde olmadığı belirlenen bölümlerin ... sınırları dışına çıkarılması kararı ile yetinilmesi gerekirken ve bu bölümler tapuda davacılar adına kayıtlı olduğu gözardı edilerek mükerrer tapu kaydı oluşacak şekilde yeniden tescil hükmü kurulması doğru değil ise de bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasının 1 numaralı bendinde yazılan "çıkarılan kısımların davacılar adına eşit hisseli olarak ve "... parseli sınırı içinde kalmaktadır" şerhi iptal edilerek tesciline" ibaresinin hükümden çıkarılarak bunun yerine "çıkarılan kısımların tapusu üzerindeki" ... parseli sınırı içinde kalmaktadır" ibaresinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı HMK"nın 370/2 maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 12/04/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.