Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/4429
Karar No: 2019/7947
Karar Tarihi: 24.10.2019

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2019/4429 Esas 2019/7947 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2019/4429 E.  ,  2019/7947 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    No : 2013/1845-2015/1526

    Dava, rucüan tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı Kurum ve davalılardan ... Sigorta A.Ş. avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    1-Dava, 05.09.2012 tarihinde meydana gelen trafik iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan ilk peşin sermaye değerli gelir, hastane masrafı ve cenaze yardımından oluşan Kurum zararının 5510 sayılı Kanunun 21.maddesi uyarınca rücuan tazmini istemine ilişkindir.
    Rücu davaları, kusur sorumluluğuna dayanmakta olup, iş kazasında kusuru olanlar davacı Kurumun rücu alacağından kusurları karşılığında sorumludur. Kusurun belirlenmesinde ise; zararlandırıcı sigorta olayının ne şekilde oluştuğunun, dosya içeriğindeki tüm deliller taktir olunarak belirlenmesi ve kabul edilen maddi olgular doğrultusunda, konusunda uzman sayılacak kişilerden oluşturulacak bilirkişi heyetinden, aynı olay nedeni ile daha önce açılmış ve kesinleşmiş tazminat ve ceza davaları varsa, tazminat davasında verilen kararın güçlü delil oluşturduğu hususu ile ceza davasında belirlenen maddi olguların bağlayıcı olacağı hususu da gözetilmek suretiyle, bu davalardaki kusur raporları ile çelişki oluşturmayacak şekilde sigortalı ile davalıların ve varsa dava dışı kişilerin kusur oran ve aidiyetleri konusunda rapor alınması gereklidir. Kusur durumu saptanırken, iş güvenliği mevzuatına göre hangi önlemlerin alınması gerektiğinin, bu önlemlerin işverence alınıp alınmadığını ve alınmış önlemlere sigortalı işçinin uyup uymadığının, 5510 sayılı Kanunun 21. maddesi, olay tarihinde yürürlükte bulunan 6331 sayılı Kanun çerçevesinde değerlendirilerek belirlenmesi gerekir.
    Dosya kapsamından, kazanın, dava dışı ... Turizm Taş. Taah. Otom. Dem. Çel. San. Ltd. Şti."ne ait kamyoneti kullanan sürücü davalı ..."in geri manevra yaptığı sırada, dava dışı ... Turz. İnş. Yat. Tic. A.Ş."nin işçisi olan sigortalı ..." e çarpması şeklinde meydana geldiği; Sosyal Güvenlik Kurumu Rehberlik ve Teftiş Başkanlığının 11.02.2013 tarihli İnceleme Raporunda davalılardan sürücü ..."in kusurlu olduğu, Borçlar Kanunun istihdam edenlerin mesuliyeti başlıklı 55. maddesine istinaden ..."in işvereni ... Turizm Taş. Taah. Otom. Dem. Çel. San. Ltd. Şti."nin de Kurum zararından müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, sigortalının işvereninin kusurunun bulunmadığı belirtilmiş, yapılan yargılama sırasında alınan ve karara esas olan 21.03.2014 tarihli kusur bilirkişisi raporunda kazanın meydana gelmesinde sürücü ..."in %50, sürücünün işvereninin aracın sahibi, işleteni ve istihdam eden sıfatıyla %30, sigortalının % 20 oranında kusurlu olduğu, sigortalının işvereninin ise kusurunun bulunmadığının tespit edildiği, olay nedeni ile açılan ceza davasında da sanık sürücü ..."in asli, sigortalının tali kusurlu bulunduğu, ancak sigortalının hak sahipleri tarafından açılan tazminat davalarında sürücü davalının %50, sigortalının %35, sigortalının işvereni ... Turz.İnş.Yat.Tic.AŞ" nin %15 kusurlu bulunduğu, sürücünün işvereni ... Turizm Taş. Taah. Otom. Dem. Çel. San. Ltd. Şti."nin ise kusurunun bulunmadığının tespiti ile karar verildiği görülmekle, kusur oranları arasındaki çelişki giderilmeksizin hüküm tesis edildiği anlaşılmaktadır.
    2- Diğer yandan, 5510 sayılı Kanunun 21. maddesinin dördüncü fıkrası üçüncü kişinin sorumluluğunu düzenlemekte olup; buna göre, iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı, zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücû edilebilecektir. Anılan fıkrada geçen “çalıştıranlara” ibaresi, zararlandırıcı sigorta olayına neden olan üçüncü kişinin işverenlerini ifade etmekte olup; söz konusu işverenlerin sorumluluğu için, iş kazası veya meslek hastalığının oluşmasında kusurunun bulunduğunun saptanması gerekir.
    Somut olayda, davalılardan ..."in trafik kazasına neden olan araç sürücüsü, diğer davalının ise aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasını yapan sigorta şirketi olduğu, mahkemece sürücü ..."in işvereni dava dışı ... Turizm Taş. Taah. Otom. Dem. Çel. San. Ltd. Şti."nin aracın sahibi, işleteni ve istihdam eden sıfatıyla %30 oranında kusurlu kabulü ile hüküm tesis edildiği görülmüştür.
    Ancak, 5510 sayılı Kanunun 21/4. maddesine göre Kurum sigortalısının ölümüne neden olan üçüncü kişi davalı ..."in işvereni dava dışı ... Turizm Taş. Taah. Otom. Dem. Çel. San. Ltd. Şti."nin aracın sahibi ve işleteni sıfatıyla sorumluluğu kusur sorumluluğu olup, münhasıran istihdam eden veya işleten olarak sorumlu kabul edilemeyeceği düşünülmeksizin, yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmektedir
    Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında mahkemece, tazminat davasında verilen kararın güçlü delil oluşturduğu hususu ile ceza davasında belirlenen maddi olguların bağlayıcı olacağı hususu da gözetilmek suretiyle, dava dosyalarının celbi ile sigortalı ile davalıların ve varsa dava dışı kişilerin kusur oran ve aidiyetleri; iş kazasının gerçekleştiği iş kolu ile iş güvenliği alanında uzman kişilerden seçilecek bilirkişi kurulundan çelişkiyi giderecek kusur raporu aldırılmak suretiyle maddi oluşa ve kanuna uygun olarak kusur durumu belirlenmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir.
    3- Trafik kazası nedeniyle sağlık hizmet sunucularınca verilen tedavi hizmet bedellerinin tamamının Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanması esasının getirilmesi amacıyla 25.02.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 13.02.2011 tarih 6111 sayılı Yasanın 59.maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesi değiştirilmiş, anılan değişiklik ile “Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır. ” hükmü getirilmiştir.
    Trafik kazaları sonucu genel sağlık sigortalılarına yapılan sağlık giderlerinin zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi limiti kapsamında kalan kısmı yönünden sigorta şirketine Kurumun rücu imkânının kalmadığı gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    4- Rücu davalarında faiz başlangıcı, gelirler yönünden gelir bağlama kararının Kurumun yetkili organınca onaylandığı tarih, cenaze yardımı yönünden ödeme tarihi, tedavi giderleri için sarf tarihidir. Davalı ... yönünden faiz başlangıcı tarihi ise, ilgililerce gerekli belgeler eklenerek 2918 sayılı Kanunun 99. maddesinde öngörülen şekilde başvurulduğu halde 8 iş günü içerisinde ödeme yapılmamışsa 8 iş günlük sürenin sonunda temerrüt olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Hiç başvurulmamış ya da gerekli belgeler eklenmeksizin başvurulmuş ise sigorta şirketinin temerrüdünden söz edilemez. Bu durumda faiz başlangıcının, şirkete karşı varsa icra takip tarihi ya da icra takibi olmaksızın dava açılmışsa dava tarihi olarak kabul edilmesi gerekir.
    Dosya kapsamına göre, sigorta şirketi yönünden davadan önce temerrüde düşürüldüğünü gösterir belge sunulmadığı ve bu nedenle dava tarihinden itibaren faizle sorumlu tutulması gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde faize hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı Kurum ve davalılardan ... Sigorta A.Ş. avukatlarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ... Sigorta A.Ş."ne iadesine, 24/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi