BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/430 Esas 2019/451 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2017/430
Karar No: 2019/451
Karar Tarihi: 08.05.2019

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/430 Esas 2019/451 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/430 Esas
KARAR NO : 2019/451 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/05/2017
KARAR TARİHİ : 08/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkilinden aldığı malların bedelini ödememesi üzerine davalı aleyhinde ... 14 İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, davalının itirazının haksız olduğunu, bu nedenle itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, İİK 67. maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dava dosyasına celp edilen ... 14. İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklının, davalı/borçlu aleyhine 21/06/2013 tarihinde ilamsız yolla cari hesaba dayalı olarak, 4.320,83 TL asıl alacak, 575,32 TL işlemiş faiz olmak üzere 4.896,15 TL'nin takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık %9 yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etttiği, ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine davalı/borçlunun süresinde olarak borca, faize ve tüm ferilerine itiraz etmesi neticesinde icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği ve süresinde olarak işbu itirazın iptali davasının açılmış olduğu görülmüştür.
Mahkememizce 23/12/2015 tarih, 2014/968 Esas ve 2015/779 Karar sayılı karar ile "Her nekadar davalı taraf icra dosyasına itiraz ile borçlu olmadığını iddia etmiş ise de;Dosya kapsamına ibraz edilen deliller ve düzenlenen bilirkişi raporu ile davacı ile davalı arasında Mal satışından doğan ticari ilişki bulunduğu,taraflar arasında yazılı bir Sözleşme bulunmadığı,davacı tarafın icra takibine talebinin 01/01/2012 vade tarihli cari hesap alacağı olduğu 6012 Sayılı Kanunun 21.md kapsamında değerlendirilen Vade farkı faturasından kaynaklı cari hesap alacağın tahsiline yönelik olduğu,davacı tarafın ibraz eilen defterlerinin 6102 Sayılı Kanunun 64.md/3f kapsamında usulüne uygun tutulduğu,6100 Sayılı Kanunun 222.md uyarınca davacı tarafın lehine delil olma niteliğinin bulunduğu,incelenen ticari defterler ile davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle 4.320,83.TL. alacaklı olduğu,davacı tarafın icra takibinden önce temerrüde düşürülmediği anlaşılmakla,mali müşavir bilirkişi vasıtası ile yapılan hesaplamalar yerinde görülmüş olmakla davacı tarafın davasının Kısmen kabulü yönünde hüküm tesis edilmiş,davalı tarafın icra dosyasına yapmış olduğu itirazın haksız ve davacı tarafın alacağını geç almasına sebep olacak nitelikte bulunduğu anlaşılmakla davalı taraftan icra inkar tazminatının alınarak davacı tarafa verilmesi yönünde aşağıda ki şekilde karar tesis edilmiştir. Davalı tarafın yargılama aşamasında emek ve mesai kaybı yapmadığı anlaşılmakla lehine reddedilen kısmla ilgili vekalet ücreti hükmedilmemiştir." şeklindeki gerekçe ile davanın kısmen kabulü ile; davalının ... 14 İcra Dairesine yapmış olduğu itirazın asıl alacak açısından iptaline, takip tarihinden itibaren asıl alacağa değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir.
Davalı vekilince karar aleyhine temyiz kanun yoluna başvurulması neticesinde Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 27/02/2017 tarih, 2016/6989 Esas ve 2017/1475 Karar sayılı ilamı ile " Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı ile davalı arasında mal satışından doğan ticari ilişki bulunduğu, davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle 4.320,83.TL alacaklı olduğu, gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, davalı tarafın yargılama aşamasında emek ve mesai kaybı yapmadığı anlaşılmakla lehine reddedilen kısımla ilgili vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı satıcı, öncelikle mal teslimini ve cari hesap alacağını kanıtlamak zorundadır. Davacı defterlerindeki kayıtlar belge ile doğrulanmadığı sürece tek başına davacı yararına delil teşkil etmez.
Mahkemece, davacının teslime ilişkin yazılı delilleri varsa toplanıp, ispat yükünün davacıda olduğu kabul edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir." şeklindeki gerekçe ile mahkememiz kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma üzerine mahkememizin 2017/430 Esas sayılı dosyası üzerinden kayıt gören davada 18/12/2017 tarihinde verilen ara kararı ile; bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamı doğrultusunda ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne yazılan talimat neticesinde bu mahkemenin ... Talimat sayılı dosyası üzerinden Mali Müşavir bilirkişi ... tarafından düzenlenen 13/02/2019 tarihli bilirkişi raporu ile; davalı ...'ın 2009 - 2010 dönemine ilişkin işletme defterinin incelendiği, usulüne uygun olması nedeniyle davalı lehine delil olma özelliğine haiz olduğu, davacı tarafından davalı adına düzenlenmiş 3 adet açık içerikli faturanın davalının 2009 yılına ait işletme defterine kaydedilmiş olduğu, ancak 2010 yılına ait işletme defterinden taraflar arasında gerçekleşmiş ticari ilişkiye dayalı herhangi bir kaydın bulunmadığı, bu kapsamda davalının davacıya 4.320,83 TL borcu olduğunun tespit edilemediği tespit edilmiştir.
Dosya kapsamı, Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda davacının kendi defter ve kayıtları ile alacaklı olduğu görülmekte ise de faturalara konu malın davalıya teslim edildiği ispat edilemediğinden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 44,40 TL maktu karar harcının, peşin yatırılan 73,80 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 29,40 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan toplam 16,75 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'nde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 08/05/2019

Katip ...
e-imza


Hakim ...
e-imza



Harç/Masraf Dökümü
Peşin Harç : 73,80 TL
Karar Harcı : 44,40 TL
Bakiye Harç : 29,40 TL




Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.