6. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/9837 Karar No: 2016/1077 Karar Tarihi: 18.02.2016
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2015/9837 Esas 2016/1077 Karar Sayılı İlamı
6. Hukuk Dairesi 2015/9837 E. , 2016/1077 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kesinleşen icra takibi sebebiyle temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı davalı aleyhine 26.05.2014 tarihinde başlatmış olduğu, haciz ve tahliye istekli icra takibi ile 07.10.2013 ile 26.05.2014 tarihleri arası ödenmesi gerekli 5.000 TL kira borcu-ecrimisilin tahsilini istemiş, takibe dayanak olarak “24.09.2013 tarih 341 sayılı davalı borçlunun kooperatif ortaklığından çıkarılmasına ilişkin Kooperatif Yönetim Kurulu Kararı ile 07.10.2013 düzenleme tarihli, kooperatif üyeliğine dayalı olarak ödenmesi gereken ortaklık aidatları ve gecikme cezalarının 10 gün içinde ödenmesi ihbarını içeren” Noter ihtarnamesini göstermiş, dosyada mevcut 07.10.2013 günlü 341 karar sayılı Yönetim Kurul Kararında davalı borçlunun, Kooperatifler Kanunu"nun 27. maddesi ana sözleşmesinin 14. maddesi gereğince, kooperatif ortaklığından ihraç edilmesine oybirliği ile karar verildiği anlaşılmıştır. Davalı yargılamaya gelerek, taraflar arasında kira ilişkisinin bulunmadığını, davacı kooperatifin üyesi olup, mal sahibi olduğunu, davanın reddini savunmuştur. Kural olarak kiraya veren İİK.nun 269. maddesine göre kiracısı hakkında ödenmeyen kira bedellerinin tahsili için ilamsız tahliye takibi yapılabilir. Bunun içinde sözlü ya da yazılı kira sözleşmesine dayanılması gerekir. Davacı, yazılı ya da sözlü kira sözleşmesine dayanmaksızın takip talebinde dayandığı belgeler ile davalının İİK.269/a maddesine dayalı olarak tahliyesini isteyemez. Bu durumda mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın kabulü doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 18.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.