Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/43169
Karar No: 2018/7717
Karar Tarihi: 26.03.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/43169 Esas 2018/7717 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2017/43169 E.  ,  2018/7717 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : İŞE İADE
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin 01/09/2010 tarihinde davalı işyerinin ""...mah..../5 Sok. No:4.../..."" adresindeki ...Koleji ünvanlı ...Şubesi"nde rehberlik servisinde öğretmen olarak sonrasında da lise sınıflarının müdür yardımcılığı görevinde çalıştığını, 01/08/2016 tarihinde müvekkiline tebliğ edilen 19/07/2016 tarih ve 624 sayılı yazı ile müvekkilinin iş akdinin feshedildiğini, müvekkilinin ilkokul müdürü olarak iş sözleşmesinin ise 31/08/2016 tarihinde herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin feshedildiğini, müvekkilin işe girdiği 2010 yılından bugüne kadar iş sözleşmesinin yenilenerek belirsiz süreli sözleşmeye dönüştüğünü, bu yüzden iş güvencesi kapsamında olduğunu, feshin geçerli nedene dayanmadığını beyanla davacının işe iadesine, işe başlatmama halinde tazminata hükmedilmesine ve boşta geçen sürelere ilişkin ücretlerin ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının müvekkili kurum nezdinde bir yıllık belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışmakta iken belirli süreli iş akdi yapılmış olmasının doğal bir gereği olarak iş akdinin 2016-2017 eğitim döneminde yenilenmeyeceğinin davacıya bildirildiğini, davacının iş akdinin feshinin esasen kendisinin de kabul ve onayı ile başka bir kurumda çalışmaya karar vermiş olması çerçevesinde sonlandırıldığını, davacı taleplerinin haksız olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
    Mahkemece, yapılan yargılama neticesinde eğitim personeli ile yapılan sözleşmenin yasadan kaynaklanan asgari süreli iş sözleşmesi olduğu ve belirsiz süreli kabul edilen asgari süreli sözleşmenin işveren tarafından sona erdirilmesi sebebiyle davacının iş güvencesi hükümlerinden yararlanabileceği kanaatiyle davalı tarafça geçerli bir fesih sebebini içeren fesih bildirimi yapılmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    İstinaf Başvurusu:
    İlk Derece Mahkemesinin kararma karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
    Bölge Adliye Mahkemesince, eğitim personeli ile yapılan sözleşmenin yasadan kaynaklanan asgari süreli iş sözleşmesi olduğunun kabulü ile davacıya 2016-2017 eğitim ve öğretim yılında sözleşmenin yenilenmeyeceği sebebini içeren 19/01/2016 tarihli bildirimin yapılıp başkaca fesih nedenine dayanılmadığı, 4857 Sayılı İş Kanunun 19. maddesi uyarınca geçerli bir fesih sebebini içeren fesih bildiriminin söz konusu olmadığı, feshin geçerli olmadığı anlaşıldığından davalı vekilinin bu konulardaki istinaf sebeplerinin reddine; ayrıca davacının 03/09/2010 tarihinden fesih tarihine kadar davalıya ait işyerinde beş yıldan fazla çalıştığı anlaşıldığından, davacı işçinin kıdemine ve fesih nedenine göre mahkemece işe başlatmama tazminatının davacının 5 ay yerine 4 aylık ücreti tutarında belirlenmesinin hatalı olduğu, işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre için ücret ve diğer haklar, asıl istem olan işe iadenin sonucuna ve tarafların davranışına bağlanan ikincil sonuçlar olup istek olmasa bile re"sen dikkate alınması gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararının düzeltilmek üzere ortadan kaldırılmasına ve davacının işe iadesi ile işe başlatmama tazminatının 5 aylık brüt ücret tutarında belirlenbmesine, davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer hakların davalıdan tahsili gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
    Temyiz Başvurusu:
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının iş sözleşmesinin belirli süreli kabul edilip edilemeyeceği ve dolayısıyla davacının iş güvencesi kapsamında olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Belirli süreli iş sözleşmesinden söz edilebilmesi için sözleşmenin açık veya örtülü olarak süreye bağlanması ve bunun için objektif sebeplerin varlığı gerekir.
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 11. maddesinde, “İş ilişkisinin bir süreye bağlı olarak yapılmadığı halde sözleşme belirsiz süreli sayılır. Belirli süreli işlerde veya belli bir işin tamamlanması veya belirli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif şartlara bağlı olarak işveren ile işçi arasında yazılı şekilde yapılan iş sözleşmesi belirli süreli iş sözleşmesidir. Belirli süreli iş sözleşmesi, esaslı bir sebep olmadıkça, birden fazla üst üste (zincirleme) yapılamaz. Aksi halde iş sözleşmesi başlangıçtan itibaren belirsiz süreli kabul edilir. Esaslı sebebe dayalı zincirleme iş sözleşmeleri, belirli süreli olma özelliğini korurlar” şeklinde düzenleme ile bu konudaki esaslar belirlenmiştir.
    İş ilişkisinin süreye bağlı olarak yapılmadığı hallerde sözleşmenin belirsiz süreli sayılacağı vurgulanarak ana kural ortaya konulmuştur. İş sözleşmelerinin belirsiz süreli olması asıl, belirli süreli olması istisnadır. Kanunda belirli süreli işlerle, belirli bir işin tamamlanması veya belli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif şartlara bağlı olarak belirli süreli iş sözleşmesi yapılabilecektir.
    Belirli iş sözleşmesinin varlığının kabulü için hangi durumların objektif sebep olarak kabul edilebileceği 4857 sayılı Kanun"un 11. maddesinde örnek kabilinden sayılmıştır. İşin niteliği gereği belirli bir süre devam etmesi, belirli bir işin tamamlanması veya belirli bir olgunun ortaya çıkması, kanunda gösterilen bu sebepler tahdidi olarak değil örnek kabilinden verilmiş; benzer hallerde belirli iş sözleşmesi kurulması imkanı açık tutulmuştur. Zira, söz konusu hükümde açık olarak “...gibi objektif koşullara bağlı olarak” ifadesine yer verilmiştir.
    Türk hukuk mevzuatında, belirli iş sözleşmelerinin yapılmasını zorunlu kılan veya buna imkan sağlayan düzenlemeler de bulunmaktadır. Örneğin, 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’nun 9. maddesinin 1. fıkrasına göre, kurumlarda çalışan yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticiler ile kurucu veya kurucu temsilcisi arasında yapılacak iş sözleşmesi, en az bir takvim yılı süreli olmak üzere yönetmelikle belirtilen esaslara göre yazılı olmak üzere belirli süreli yapılır. Böylece, iş sözleşmesinin özel okul öğretmenler, müdür ve diğer yöneticileri ile yapılacak iş sözleşmelerinin belirli süreli olması ve bir yıldan az süreli olmaması zorunludur.
    4857 sayılı Kanun"un 11. maddesinin 2 ve 3. fıkralarında zincirleme yapılan belirli süreli iş sözleşmelerinin esaslı bir sebebe dayanması halinde belirli süreli olma özelliğini koruyacağı; aksi takdirde belirsiz süreli iş sözleşmesi sayılacağı düzenlenmiştir. Belirli süreli iş sözleşmesinin yapılmasının objektif sebebi varsa ve bu sebep devam ediyorsa veya yeni bir sebep ortaya çıkmışsa belirli süreli iş sözleşmeleri yenilenebilir şeklinde değerlendirilmelidir. Zincirleme iş sözleşmelerini belirli süreli niteliğini koruyabilmeleri için her birinde aranan objektif sebeplerin aynı olması da şart değildir.
    Somut olayda, davacı işçinin, davalı işyerinde 03.09.2010 - 19.07.2016 tarihleri arasında 5580 sayılı Kanun’un 9. maddesinin 1. fıkrasına dayanan ve birden fazla yenilenen belirli süreli iş sözleşmeleri ile rehberlik servisinde öğretmen ve müdür yardımcısı olarak çalıştığı sabittir. Davacının iş sözleşmesi, taraflar arasındaki belirli süreli iş sözleşmenin sona erdiği tarih itibariyle bir daha yenilenmeyeceği gerekçesiyle feshedilmiştir. İçtihatların birleştirilmesi talebi üzerine yapılan İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunca 23.02.2018 tarihinde yapılan toplantıda 2017/1 Esas ve 2018/2 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştime Kararı ile 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununun 9. maddesinde belirtilen sözleşmelerin belirli süreli olduğu kararlaştırılmıştır. İş sözleşmesinin yenilenmiş olması, sözleşmenin belirli süreli niteliğini değiştirmez. Davacı belirli süreli iş sözleşmesi ile çalıştığından iş güvencesi hükümlerinden yararlanamaz. Davanın reddi yerine yazılı şekilde kabulü hatalıdır.
    Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı İş Kanunu"nun 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
    HÜKÜM: Yukarıda belirtilen sebeplerle;
    1-Bölge Adliye Mahkemesinin ve İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararlarının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2-Davanın REDDİNE,
    3-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 29,20 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 6,70 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
    4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 154,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
    5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 2.180,00 TL ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
    6-Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, karardan bir örneğin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
    7-Taraflarca yatırılan gider avaslarından varsa kullanılmayan bakiyelerinin ilgili tarafa iadesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, kesin olarak 26.03.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi