17. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/4169 Karar No: 2019/10630 Karar Tarihi: 14.11.2019
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/4169 Esas 2019/10630 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2017/4169 E. , 2019/10630 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6.Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki asıl ve birleşen davada davalı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 12.11.2019 Salı günü asıl ve birleşen davada davacı vekili Av. ... ile asıl ve birleşen davada davalı vekili Av. ... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili asıl dosyada, davacı ... şirketine sigortalı, davalı şirkete ait aracın karıştığı çift taraflı kaza nedeni ile davacı şirketin dava dışı karşı aracın sürücüsü yaralıya 54.846,91 TL maluliyet tazminatı ödediğini, sigortalı araç sürücüsünün alkollü olması sebebiyle ödenen 54.846,91 TL"nin davalıdan tahsilini talep etmiş; Birleşen dosyada ise; ödeme yapmış olduğu dava dışı karşı araç sürücüsünün davacı ... şirketine ek tazminat için dava açtığını sulh ve ibraname sonucu 22.846,39 TL ödeme yapıldığını belirterek 22.846,39 TL"nin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili davanın reddini savunmuştur. İlk derece mahkemesince; iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davanın kabulü ile 54.846,91 TL"nin ödeme tarihi olan 16/03/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair verilen hükme karşı, taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi tarafından; davalı vekilinin maluliyet oranı ve zarar miktarına ilişkin itirazının bulunmaması karşısında kusura ve rücu şartlarının bulunmadığına ilişkin istinaf nedenlerinin yerinde olmaması gerekçesiyle istinaf başvurusunun reddine, asıl dosyaya ilişkin kabul kararı verilmiş olmasına rağmen birleşen dosyanın hüküm fıkrasında yer almaması sebebiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmiş; bu karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İlk derece mahkemesince verilen karara yönelik olarak davalı vekilince yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesi"nce esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi, HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre; usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davada davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 2.037,00 TL vekalet ücretinin asıl ve birleşen davada davalıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan asıl ve birleşen davada davacıya verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 4.370,22 TL kalan onama harcının temyiz eden asıl ve birleşen davada davalıdan alınmasına 14.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.