1. Hukuk Dairesi 2014/18479 E. , 2017/1362 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 21.03.2017 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz edenler vekili Avukat ... ile diğer temyiz edenler vekili Avukat ...geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil ile tazminat isteklerine ilişkindir.
Davacılar, ortak mirasbırakanları ...’ın maliki olduğu 192 ada 4 ve 178 ada 29 parsel sayılı taşınmazlarını davalı oğlu ...’a, 192 ada 5 parsel sayılı taşınmazını ise diğer davalı oğlu ...’a mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla satış göstererek devrettiğini, davalı ...’nın çekişme konusu 192 ada 4 parsel sayılı taşınmazı üçüncü kişiye temlik ettiğini, ayrıca devir tarihlerinde murisin yaşlı olması nedeniyle ehliyetinin bulunup bulunmadığının da araştırılması gerektiğini ileri sürerek, dava konusu 178 ada 29 ve 192 ada 5 parsel sayılı taşınmazların davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tescilini, üçüncü kişiye devredilen 192 ada 4 parsel sayılı taşınmaz yönünden tespit edilecek bedelin payları oranında kendilerine ödenmesini istemişlerdir.
Davalılar, dava konusu 29 parsel sayılı taşınmazı üçüncü kişiden kendilerinin satın aldığını, muris tarafından kendilerine devredilmesinin muvazaalı olmadığını, taşınmaz üzerindeki evin de kendileri tarafından inşa edildiğini, diğer dava konusu 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazların ise bedeli karşılığında muristen devralındığını, murisin banka hesabına ödemenin yapıldığını, murisin de satış bedeli ile toplu prim borcunu ödediğini bildirip davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, dava konusu 4 ve 5 parsel sayılı taşımazların bedeli karşılığında temlik edildiği gerekçesiyle anılan parseller yönünden davanın reddine, diğer dava konusu 29 parsel sayılı taşınmazın ise muvazaalı olarak devredildiğinin ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulü ile tapu kaydının iptaline ve muris ... adına tesciline karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, 1928 doğumlu ...’ın 07/03/2009 tarihinde ölümü ile geriye mirasçı olarak davacı çocukları ... ile davacı torunları ... ve davalı çocukları ...’yı bıraktığı, murisin 23/12/1999 tarih ve 1213 yevmiye numaralı işlemle 192 ada 4 sayılı parselini 1.660.000.000,00 ETL bedel göstererek davalı oğlu ...’a, 5 sayılı parselini ise 1.775.000.000,00 ETL bedel göstererek diğer davalı oğlu ...’a satış suretiyle temlik ettiği, yine murisin 21/08/1995 tarih ve 700 yevmiye numaralı işlem ile 178 ada 29 sayılı parselini 90.000.000,00 ETL bedel göstererek 1/2"şer şer oranda davalılar ... ile ...’a satış suretiyle temlik ettiği, davalı ...’ın 14/11/2005 tarihinde 192 ada 4 sayılı parselin tamamını dava dışı ...l’a devrettiği kayden sabittir.
Hemen belirtilmelidir ki, çekişme konusu 178 ada 29 sayılı parselin mirasçılardan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olarak devredildiği saptanmak suretiyle anılan taşınmaz yönünden davanın kabul edilmesinde kural olarak bir isabetsizlik yoktur.
Ancak, 4721 sayılı TMK"nın 28. maddesi hükmü uyarınca hukuki şahsiyetin ölümle son bulacağı, öte yandan, tapu sicillerinin tutulması ve sicil oluşturulması kamu düzeni ile ilgili olup, hakimin doğru sicil oluşturmakla yükümlü olduğu ve eldeki davada davacıların miras payı oranında iptal ve tescil istedikleri gözetilerek, 6100 sayılı HMK’nın 26. maddesi uyarınca taleple bağlı kalınarak davacıların miras payı oranında iptal ve adlarına tescile karar verilmesi gerekirken ölü kişi adına tescile karar verilmesi doğru olmadığı gibi taşınmazın terekeye döndürülmesi de hatalıdır.
Öte yandan, yeterli araştırma ve inceleme yapılmadan çekişme konusu 192 ada 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın reddedildiği anlaşılmıştır.
Şöyle ki, davalılar ... ve ... tarafından çekişmeli 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazların bedeli karşılığında alındığı ve satış bedeli ile murisin toplu prim borcunun ödenerek emekli olmasının sağlandığı savunularak Halk Bankası tarafından tanzim edilen 23/12/1999 tarihli iki adet dekontun ibraz edildiği, ne var ki anılan dekontların doğruluğunun Halk Bankasından sorulmadığı gibi temlik tarihinden sonra murisin toplu prim borcunun ödenip ödenmediği hususunun da Sosyal Güvenlik Kurumundan, yine murisin halen üzerine kayıtlı veya mirasçılarına intikal eden başka taşınmazı olup olmadığının da ilgili tapu müdürlüklerinden araştırılmadığı anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca, muris muvazaasında önemli olan murisin gerçek iradesinin tereddüte yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması olduğundan davalılarca ibraz edilen 23/12/1999 tarihli dekontların doğruluğunun Halk Bankasından, temlik tarihinden sonra murisin toplu prim borcu ödeyip ödemediğinin Sosyal Güvenlik Kurumundan ve murisin halen üzerine kayıtlı veya mirasçılarına intikal eden başka taşınmazının olup olmadığının ilgili tapu müdürlüklerinden sorulması, delillerin eksiksiz biçimde toplanması ve hasıl olacak sonuca göre çekişme konusu 192 ada 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazlar yönünden bir karar verilmesi gerekirken eksik arştırma ile yetinilerek, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığı gibi çekişme konusu 178 ada 29 parsel sayılı taşınmaz yönünden davacıların miras payı oranında iptal ve adlarına tescile karar verilmesi gerekirken ölü kişi adına tescile karar verilmesi de hatalıdır.
Davacılar ile davalıların temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 02.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden taraflar vekilleri için 1.480.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin karşılıklı olarak alınıp birbirlerine verilmesine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 21.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.