11. Hukuk Dairesi 2015/12365 E. , 2017/648 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 13/11/2014 tarih ve 2014/1609-2014/484 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; davalı şirketin müvekkilden çeşitli turizm hizmetleri aldığını, karşılığında cari hesap bakiyesini ödemediğini, davalının hakkında başlatılmış ... 12. İcra Müdürlüğü" nün 2009/36846 E. sayılı icra takibine itiraz ederek durdurduğunu, davalı şirketin müvekkile olan borcunun halen aynı şekilde devam ettiğini, alacağın icra takibinde ödeme emrinin tebliğinden itibaren 10 gün sonrasından başlayacak şekilde işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsili yönünde karar verilmesini talep ve dava etmiş.
Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; davacının davalıya turizm hizmeti verdiğini, ancak davalının cari hesap bakiyesini ödemediğini iddia ederek dava açtığı, alacağın dayanağının davalı adına düzenlenmiş 13 adet faturadan kaynaklı olup, bu faturaların davalı adına davalı şirketin kurucu ortağı ve yetkilisi Yiğit Bulut"un asistanı olan ... isimli şahsa teslim edildiğinin ileri sürüldüğü, davalının davaya cevap vermediği ancak isticvap davetiyesi üzerine duruşmaya katılan davalı şirket tasfiye memurunun taraflar arasında turizm hizmeti alınmasına dair ticari ilişki bulunmakla birlikte alacağın dayanağını oluşturan faturalar kapsamı hizmetin alınmadığını, ... isminde davalı şirket çalışanı olmadığını beyan ettiği, dosyada toplanan deliller itibariyle ve ..."un kendi beyanı ile davacının dayandığı faturaların teslimine dair 08/05/2008 tarihli belgedeki imza bu şahsa ait olmakla birlikte ..."un davalı şirket çalışanı olmadığı gibi bir an faturaların bu şahsa verilmiş olduğu kabul edilse dahi faturanın tebliğinin tek başına hizmetin verildiğini ispata yeterli olmadığı, davacının fatura kapsamı hizmetleri verdiğini sunulan deliller itibariyle ispatlayamadığını, davacı vekilince sunulan bila tarihli dilekçe ile fatura içeriklerinin uçak bilet bedelleri, otel konaklamaları gibi hizmetlere ilişkin olması ve bu hizmetlerin davalı şirket vekili Av.... ve ... tarafından kullanılmış olması itibariyle çağrılıp dinlenmeleri talep edilmiş ise de davalı vekilince iddianın genişletilmesine muvafakat edilmediği beyan edildiği, bu beyanın kabul edilmediği ve bu nedenlerle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, taraflar arasında turizm hizmetine ilişkin alacak davasıdır. Mahkemece yazılı gerekçeyle faturaların davalının yetkilisine tebliğ edilmediğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de yapılan inceleme ve değerlendirme yeterli olmamıştır. Dava tarihinde yürürlükte bulunan HMK"nın 219. maddesi "Taraflar, kendilerinin veya karşı tarafın delil olarak dayandıkları ve ellerinde bulunan tüm belgeleri mahkemeye ibraz etmek zorundadırlar." hükmünü haizdir. Bu madde uyarınca taraflar ellerinde bulunan tüm belgeleri mahkemeye ibraz etmek zorundadır. Mahkemece verilen kesin süre üzerine davalı tarafça ticari defter ve belgeler sunulmamıştır. Davacı tarafın usulüne uygun olarak tuttuğu ticari defterler dosyaya sunulmuş ve davaya konu alacağa ilişkin 9 adet faturanın davacı defterinde kayıtlı olduğu bilirkişi raporuyla belirlenmiştir. HMK"nın 220. maddesi "İbrazı istenen belgenin, ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu ve bu isteğin kanuna uygun olduğuna mahkemece kanaat getirildiği ve karşı taraf da bu belgenin elinde olduğunu ikrar ettiği veya ileri sürülen talep üzerine sükut ettiği yahut belgenin var olduğu resmî bir kayıtla anlaşıldığı veya başka bir belgede ikrar olunduğu takdirde, mahkeme bu belgenin ibrazı için kesin bir süre verir. (2) Mahkemece, ibrazı istenen belgenin elinde bulunduğunu inkâr eden tarafa, böyle bir belgenin elinde bulunmadığına, özenle aradığı hâlde bulamadığına ve nerede olduğunu da bilmediğine ilişkin yemin teklif edilir. (3) Belgeyi ibraz etmesine karar verilen taraf, kendisine verilen sürede belgeyi ibraz etmez ve aynı sürede, delilleriyle birlikte ibraz etmemesi hakkında kabul edilebilir bir mazeret göstermez ya da belgenin elinde bulunduğunu inkâr eder ve teklif edilen yemini kabul veya icra etmezse, mahkeme, duruma göre belgenin içeriği konusunda diğer tarafın beyanını kabul edebilir." hükmünü haizdir. HMK"nın bu maddesinde, bir tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesinin sonuçları düzenlenmiştir. Belgeyi ibraz etmesine karar verilen tarafın, kendisine verilen sürede ibraz etmemesi halinde mahkemenin, belgenin içeriğine göre diğer tarafın beyanını kabul edebileceği hükmü yer almaktadır. Mahkemece HMK"nın ticari defterlerle ispata ilişkin madde hükümleri değerlendirilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın reddi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 07.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.