Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/954 Esas 2018/1686 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/954
Karar No: 2018/1686
Karar Tarihi: 28.05.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/954 Esas 2018/1686 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ceza Dairesi, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan dolayı verilen mahkumiyet kararı için yapılan istinaf başvurusunu esastan reddetti. Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi ve kararın niteliği incelendikten sonra, temyiz talebinin reddi nedenlerinin bulunmadığı belirlendi. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin Kanuna uygun yapıldığı tespit edildi ve hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği belirlendi. Sanık müdafilerinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden temyiz davası esastan reddedildi ve hüküm onandı.
Kanun Maddeleri:
- TCK 314/2
- TCK 62
- TCK 53
- TCK 58/9
- TCK 63
- 3713 Sayılı Kanunun 5/1. maddesi
- 3713 Sayılı Kanunun 7/1. maddesi
16. Ceza Dairesi         2018/954 E.  ,  2018/1686 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı
    Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
    kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Hüküm kurulması esnasında örgütün niteliğine göre uygulama yeri bulunmayan 3713 sayılı Kanunun 7/1. maddesine atıf yapılması, sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin Kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.