19. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/16617 Karar No: 2015/2044 Karar Tarihi: 17.02.2015
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/16617 Esas 2015/2044 Karar Sayılı İlamı
19. Hukuk Dairesi 2014/16617 E. , 2015/2044 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan kimse gelmemiş olduğundan ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, davalı tarafça takibe konulan çeklerin verilmesini gerektirir bir borç ilişkisi bulunmadığı ve çeklerin zamanaşımına uğradığından bahisle çekler nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davalılar vekili, müvekkilinin çekleri ciro yoluyla elde ettiğini ve zamanaşımının söz konusu olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre; dava konusu çeklerin kambiyo senedi vasfında olduğu ve davalıların çekleri ciro yoluyla ve teslimle elde ettikleri, çekin niteliği gereği illetten mücerret olup, düzenleme sebebine bağlı olmadan tedavül kabiliyetinin olduğu, bu haliyle davacının aralarında bir ticari ilişki bulunmadığı yönündeki iddiasının dinlenemeyeceği, çeklerin ibraz süresi dikkate alındığında 6 aylık zamanaşımı süresi içerisinde takibe konuldukları, çekin bankaya ibraz edilmediği iddiasının gerçek olmadığı, zayi nedeniyle dava açılmasının ve ödeme yasağı kararı alınmasının takip yapılmasına engel olmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle 15.02.2001 tarihli çek yönünden takip tarihi itibariyle 6 aylık zamanaşımı süresi dolmuş ise de, dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK.nun 644.maddesi uyarınca hamilin sebepsiz zenginleşme nedeniyle keşideciden alacak talebinde bulunabileceği ve somut olayda keşidecinin sebepsiz zenginleşmediğini kanıtlayamadığı gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 17.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.