14. Hukuk Dairesi 2020/3806 E. , 2021/1389 K.
"İçtihat Metni" 14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastral parselin ihyası nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olmazsa tazminat davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 17.12.2019 gün ve 2019/3598 Esas, 2019/8756 Karar sayılı ilamı ile düzelterek onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı ..., davalı ... vekili ile bir kısım davalılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, kadastral mülkiyet durumunun ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat isteğine ilişkindir.
Davacı Hazine vekili; Kabasakal Köyü 1163 (191) No"lu kök parselin içinde bulunduğu alanda Seyhan Belediyesi ile Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan imar düzenlemelerinin idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek, kadastral parselin ihyası ile Hazine adına tescilini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, sicil kaydının illetini teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilerek kaydın dayanaksız hale geldiği ve yolsuz tescil durumuna düştüğü; ancak dava konusu taşınmazın, kadastro parseli olmayıp tescil harici bırakılan yerlerden imar düzenlemesi ile oluşturulan ihdas parseli olduğundan davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen kararın temyiz edilmesi üzerine; Yargıtay 16. Hukuk Dairesi Başkanlığının 09/05/2014 tarih ve 2014/ 8194 Esas 2014/ 5771 Karar sayılı ilamıyla “... ihyası talep edilen taşınmazın tescil bildirim beyannamesinde Hazine adına sicil oluşturulması öngörüldüğü halde, Seyhan Belediyesi adına ihdas yoluyla tescil edildiği ve Seyhan Belediyesio tarafından başka bir çok parselle birlikte 37 No"lu imar düzenlemesine tabi tutulduğu, bu imar uygulamasının idari yargı yerinde iptal edildiği ve bilahare aynı bölgede Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan ikinci imar düzenlemesinin de idari yargı yerinde iptal edilerek, idari yargı kararlarının kesinleştiği, dava konusu yerin yargılama sırasında yeni kurulan Çukurova Belediyesi sınırları içinde kalması üzerine anılan Belediyenin de davaya dâhil edildiği anlaşılmakta olup; Seyhan Belediyesi adına oluşan sicil kaydının TMK"nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil niteliğinde olduğu ve iptali gerektiği açıktır. Öte yandan; sicil kayıtlarının illetini teşkil eden idari işlemlerin idari yargı yerinde iptal edilip, kararların kesinleşmesiyle imar parsellerinin sicil kayıtlarının dayanıksız hale geldiği ve yolsuz tescil durumuna düştükleri tartışmasızdır. Diğer taraftan; kadastral parselin ihyası yani tapu kaydının eski hale getirilmesi; hükmün, ihdas parseli üzerinde oluşturulan tüm alanları (imar parselleri, yol, park vs. dahil olmak üzere hepsini) kapsaması halinde mümkündür. Farklı bir ifadeyle kısmi ihya kararı verilemez. O halde, mahkemece yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi heyeti raporunda, ihyası talep edilen 3467 metrekare yüzölçümlü 1163 sayılı ihdas parseli sınırları üzerinde dava konusu edilmeyen 5592 ada 3 sayılı imar parselinin 10 metrekaresinin de kaldığı bildirilmiş olmakla ve noksanın tamamlanması yoluyla getirtilen çap kaydından bu parselin dava dışı kişiye ait olduğu anlaşılmakla; 5592 ada 3 sayılı imar parseli bakımından da kadastral parselin ihyasına yönelik dava açması için davacıya usulüne uygun olarak süre verilmesi, açıldığı takdirde eldeki dava ile birleştirilmesi ve ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken, anılan husus gözetilmeksizin ve yanılgılı gerekçeyle yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru olmadığı gibi, taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğuna göre, hüküm altına alınması gereken vekalet ücretinin maktu olması gerektiğinin düşünülmemesi de isabetsizdir.” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, Seyhan Belediyesi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılar yönünden davanın kabulüne dair verilen kararın temyizi üzerine Dairemizin 17.12.2019 tarih, 2019/3598 Esas-2019/8756 Karar sayılı ilamıyla hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Davalı ... vekili, davalı ... vekili ve bir kısım davalılar vekili, karar düzeltme talebinde bulunmuşlardır.
20 Şubat 2020 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7221 sayılı Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 7. maddesiyle 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesine yeni bir fıkra eklenmiştir.
Eklenen bu hükme göre, 3194 sayılı Kanunun 18. maddesi kapsamında yapılmış imar uygulamalarının kesinleşmiş mahkeme kararlarıyla iptal edilmesi nedeniyle; davaya konu parselin imar planı kararları ile umumi ve kamu hizmetlerine ayrılan alanlara denk gelmesi veya iptal edilen uygulama ile tahsis ve tescil edilmiş parsellerde hak sahiplerince yapı yapılmış olması ve benzeri hukuki veya fiili imkânsızlıklar nedeniyle geri dönüşüm işlemleri yapılarak uygulama öncesi kök parsellere dönülemeyeceğinin parselasyon planlarını onaylamaya yetkili idarelerin onay merciince tespiti halinde, öncelikle davaya konu parselin hak sahiplerinin muvafakati alınmak kaydıyla uygulama sahası içerisinde idarece uygun bir yer tahsis edileceği veya anlaşma olmaması halinde davacı hak sahibinin kök parseldeki yeri dikkate alınarak uygulamadaki düzenleme ortaklık payı kesintisi düşüldükten sonraki taşınmazın rayiç bedeli üzerinden değerinin ödeneceği belirtilmiştir.
3194 sayılı Yasaya eklenen bu hüküm gereğince dava konusu uyuşmazlığın, idareye başvuru yoluyla çözülmesi gerekmektedir. Bu nedenle davalı ... vekili, davalı ... vekili ve bir kısım davalılar vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 17.12.2019 tarih, 2019/3598 Esas, 2019/8756 Karar sayılı düzelterek onama ilamının kaldırılmasına ve hükmün belirtilen gerekçe ile bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekili, davalı ... ve bir kısım davalılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile, Dairemizin 17.12.2019 tarih, 2019/3598 Esas, 2019/8756 Karar sayılı düzelterek onama ilamının KALDIRILMASINA, yukarıda belirtilen nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 02.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.