Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4946
Karar No: 2019/7897
Karar Tarihi: 24.10.2019

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2018/4946 Esas 2019/7897 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2018/4946 E.  ,  2019/7897 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    No : 2016/55-2017/329

    Dava, hizmet tespiti istemine ilşkindir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Mahkemece uyulan bozma ilamında “Davacıya ait hizmet cetveli ve ibraz edilen bildirgeler incelendiğinde; davacının davalı Kuruma şikayet dilekçesi üzerine davalı işyeri olan evde yapılan denetimde hane sahibi davalı ... ..."in “..."ın 11 yıldır temizlik görevlisi olarak haftada 1 gün geldiği” beyanı üzerine denetim sonucu “11 yıl haftada 1 gün çalıştığının” tespiti yapıldığı, davalı Kurumun talebi üzerine, davalı 1192791 sicil nolu iş yerinden davacı adına 28.11.2011 - 30.11.2012 tarihleri arası haftada 1 gün olmak üzere 49 gün çalışamasının kuruma bildirildiği, davacı tarafından bildirim yapılamayan sürelerin tespiti talepli iş bu davanın açıldığı, Mahkemece, (Mayıs 31 ile Eylül 1) tarihleri arası 3 aylık süreler dışında, davacının davalı işverenler nezdinde; 12 Kasım 2002 - 31.05.2003, 01.09.2003 - 31.05.2004, 01.09.2004 - 31.05.2005, 01.09.2005 - 31.05.2006, 01.09.2006 - 31.05.2007, 01.09.2007 - 31.05.2008, 01.09.2008 - 31.05.2009, 01.09.2009 - 28.04.2010, 01.09.2011 - 28.11.2011 tarihleri arasında sigorta kapsamına girecek şekilde asgari ücretle hizmetlerinin bulunduğunun tespitine yönünde verilen hüküm yerinde ise de bildirim yapılmakla birlikte talebe konu 28.11.2011 - 30.11.2012 tarihleri arası haftada 1 gün olmak üzere 49 gün olarak bildirilen süreler dışında çalışmanın tespiti yönünde hüküm kurulmaması hatalı” olduğu belirtilmiştir.
    Davacı, davalı işverenlere ait ev hizmetinde 12.10.2002 - 30.11.2012 tarihleri arası sürekli çalıştığı halde, hizmetlerinin bildirilmediğini hizmetlerinin tespitine karar verilmesini istemiş Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde davacının davalı nezdinde 28/11/2011 - 30/11/2012 tarihleri arasında (bildirim yapılan süreler ile 2012 yılı Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarının tamamı dışlanmak sureti ile) asgari ücret ile çalıştığının tespitine, bozma konusu yapılmayan kısmen kabul kararın kesinleştiğinin tespitine karar verilmiştir.
    1-Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalı işveren ...’in yargılama devam ederken 22.10.2015 tarihinde vefat ettiği, mirasçıların davaya dahil edildiği, mirasçılar tarafından İstanbul 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/9 esas sayılı dosyası üzerinden miras red davası açtıklarını beyanla davanın reddini talep ettikleri anlaşılmakta olup, mahkemece; miras reddi davası sonucu beklenilmeksizin davaya devam edilip hüküm kurulmuştur.
    Hizmet tespiti davalarında, Sosyal Sigortalar Kurumu yasal hasım konumunda olup, elde edilecek hükmün sigortalılık hakları yönünden uygulayıcısı konumundadır. Sosyal sigortalar Kurumu yanında tespiti istenen sürede işyerinde işveren olarak bulunanların tümü kendi hak alanını da ilgilendirdiğinden zorunlu dava arkadaşıdır. Zira davanın niteliği itibariyle alınacak ilam, sonuçta SSK tarafından infaza ve böylece sigortalının bu hakkının tesciliyle, tüm sigorta kollarından primlerinin işverenden tahsiline yol açacağından sigortalıyı çalıştıran gerçek veya tüzel kişilere karşı da açılması gerekir.
    Türk Medeni Kanunu" nun 612 ve devamı maddelerine göre en yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras, Sulh Mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir. Mirasçılar, mirası reddederken kendilerinden sonra gelen mirasçılardan mirası kabul edip etmeyeceklerinin sorulmasını tasfiyeden önce isteyebilirler. Bu taktirde ret, Sulh Hakimi tarafından sonra gelen mirasçılara bildirilir, bunlar bir ay içinde mirası kabul etmezlerse reddetmiş sayılırlar. Bunun üzerine miras, yine iflas hükümlerine göre tasfiye edilir ve tasfiye sonunda arta kalan değerler, önce gelen mirasçılara verilir. En yakın yasal mirasçıların reddi, kendilerinden sonra gelen mirasçılar yararına olmadıkça ve bunlar Yasanın 614. maddesinde gösterilen usul çerçevesinde mirası açıkça kabul etmedikçe miras, sonra gelen mirasçılara geçmez. Bunlar, mirasbırakanın borçlarından sorumlu da tutulamaz.
    Somut olayda, mirasın reddi hususunun araştırılarak açıklığa kavuşturulmalı, yasal mirasçıların mirası reddettiklerinin tespit edilmesi halinde tereke iflas hükümlerine göre tasfiyeye tabi duruma gelmiş olacağından mahallin Sulh Hakimine durum bildirilerek mirasın iflas kurallarına göre tasfiyesinin sağlanması, anılan mahkemece mirası reddedilen yasal mirasçılar için atanacak ve yetkilendirilecek temsilcinin davaya katılımı ile taraf teşkilinin sağlanması ve yargılamaya bu şekilde devam edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
    2-1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 388/1-3. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297/2 maddesinde "Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” şeklinde düzenleme getirilmiştir.
    Kabule göre; talep konusu 12.11.2002 - 28.11.2011 dönemi yönünden hüküm kurulması gerekirken bozma konusu yapılmayan kısmen kabul kararın kesinleştiğinin tespitine şeklinde infazında tereddüt uyandıracak şekilde karar verilmesi hatalıdır.
    O halde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istem halinde davalılardan ... mirasçıları ... ve ..."e iadesine, 24/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi