Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/18289
Karar No: 2018/7961
Karar Tarihi: 30.05.2018

Hırsızlık - banka veya kredi kartının kötüye kullanılması - konut dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/18289 Esas 2018/7961 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanığın halasının evine pencereden girerek 30 TL para, ilaç ve kredi kartının bulunduğu çantayı çalması, kredi kartından iki paket sigara alıp toplamda 250 TL para çekmesi suçundan yerel mahkeme tarafından mahkumiyetine karar verildiği belirtilmiştir. Ancak temel cezanın belirlenmesinde hükümde belirtilen unsurların ve kanun maddelerinin dikkate alınmadığı ve teşdit olmamasına rağmen uygun olmayan gerekçe ile teşditten artırım yapıldığı, TCK'nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerektiği, yargılama giderinin hesaplanmasında hata yapıldığı gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir. 5237 sayılı TCK'nın 61/1. maddesi temel cezanın belirlenme ilkelerini açıklamaktadır. Ayrıca kanun, cezaların kişiselleştirilmesi için hâkime temel cezayı iki sınır arasında belirleme yetkisi vermiştir. Bu sırada suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlenme zamanı ve yeri, suç konusunun önemi, meydana gelen zararın ağırlığı, failin kusurunun ağırlığı ve amaçları gibi unsurların göz önünde bulundurulması gerekmektedir. TCK'nın 43. maddesi, banka veya kredi kartının kötüye kullanılması suçunu artırıma tabi tutar. CMK'n
17. Ceza Dairesi         2016/18289 E.  ,  2018/7961 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hırsızlık, banka veya kredi kartının kötüye kullanılması, konut dokunulmazlığının ihlali
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Temel cezanın belirlenmesine ilişkin ilkeler 5237 sayılı TCK’nın 61/1. maddesinde, 765 sayılı TCK’nın 29. maddesine benzer olarak;
    “(1) Hakim, somut olayda;
    a) Suçun işleniş biçimini,
    b) Suçun işlenmesinde kullanılan araçları,
    c) Suçun işlendiği zaman ve yeri,
    d) Suçun konusunun önem ve değerini,
    e) Meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığını,
    f) Failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığını,
    g) Failin güttüğü amaç ve saiki,
    Göz önünde bulundurarak, işlenen suçun kanuni tanımında öngörülen cezanın alt ve üst sınırı arasında temel cezayı belirler” şeklinde düzenlenmiştir

    5237 sayılı TCK’nın “Adalet ve kanun önünde eşitlik ilkesi” başlıklı 3. maddesinin 1. fıkrasındaki, “Suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur” biçimindeki hüküm ile de, işlenen fiil ile hükmolunan ceza ve güvenlik tedbirleri arasında “orantı” bulunması gerektiği vurgulanmıştır.
    Kanun koyucu, cezaların kişiselleştirilmesinin sağlanması bakımından hâkime, olayın özelliği ve işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı bir şekilde gerekçesini göstererek iki sınır arasında temel cezayı belirleme yetki ve görevi yüklemiştir. Hâkimin temel cezayı belirlerken dayandığı gerekçenin, TCK’nın 61/1. maddesine uygun olarak, suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı, failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı, failin güttüğü amaç ve saiki ile ilgili, dosyaya yansıyan bilgi ve belgelerin isabetle değerlendirildiğini gösterir biçimde yasal ve yeterli olmalıdır.
    Öte yandan, sanığın sabıka kaydında geçmiş hükümlülüklerinin bulunması, koşullarının varlığı halinde tekerrür uygulamasında dikkate alınabilecek bir husus olup, TCK"nın 61. maddesinde sayılan temel cezanın belirlenmesi ölçütleri arasında bulunmadığından alt sınırdan uzaklaşma gerekçesi olarak kullanılamayacaktır. Bununla birlikte sabıka kaydındaki geçmiş hükümlülükler ile bu hükümlülüklerin niteliği ve sayısının, aynı Kanun"un 61/1-f maddesinde yer alan “failin kastının ağırlığı”nın belirlenmesi sırasında hakim tarafından gözönüne alınabilmesinde de yasal bir engel bulunmamaktadır.
    Kanun"un öngördüğü sınırlar arasında ceza tayini hakimin takdir ve değerlendirme yetkisinde ise de; bu yetkinin kullanılmasında adalet ve nesafet kurallarına bağlı kalınması bu konudaki gerekçenin, suçun işleniş şekli, kanuna aykırılığın derecesi, suç konusunun önem ve değeri, suç sebepleri, sanığın kişiliği, kastın yoğunluğu gibi hususların dosya içeriğine uygun olması gerekmektedir. Somut olayda, sanığın halasının evine pencereden girerek içinde 30,00 TL para, ilaç ve kredi kartının bulunduğu çantayı çaldığı ve kredi kartından iki paket sigara aldığı ve toplam 250,00 TL para çektiği olayda, dosya kapsamı itibarıyla suçun işlenmesinde herhangi bir özelliğin bulunmaması karşısında gerçekleşen eylemde, teşdit gerekçeleri bulunmadığı halde, uygun olmayan gerekçe ile teşdiden uygulama yapılması,
    2-Müştekiye ait kredi kartını iki farklı markette kullanarak zincirleme olarak banka veya kredi kartının kötüye kullanılması suçunu işleyen sanık hakkında hükmolunan cezadan TCK’nın 43. maddesi uyarınca artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    3-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    4-Yargılama gideri olarak hesaplanan 19,55 TL"nin, CMK’nın 324/4. maddesine 6352 sayılı Kanun"un 100. maddesiyle eklenen değişiklik doğrultusunda terkin edilecek miktar olan 20,00 TL"nin altında kaldığından hâzineye yükletilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’nin’ın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1 yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkının gözetilmesine, 30.05.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi