19. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/19686 Karar No: 2015/2033 Karar Tarihi: 16.02.2015
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/19686 Esas 2015/2033 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı tarafından müvekkilinin aleyhine yapılan icra takibindeki 5 senetteki imzaların müvekkiline ait olmadığı iddiasıyla açılan menfi tespit ve istirdat davası reddedilmiştir. Davacılar vekili, müvekkillerinin senetlerdeki imzaların kendilerine ait olmadığını ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, bir davacının icra borcuna kefil olduğunu, diğer davacının ise ticari mümessili olan kişiye yetkisini devrettiğini ve senetlerin bu kişi tarafından imzalandığını savunmuştur. Mahkeme ise, davacının yetkisi olmayan bir kişinin bono düzenleme yetkisi verilmediği vekaletnamede sorumlu olmadığını ileri sürmesinin dürüstlük kuralı ile bağdaşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak, takip ve dava konusu edilen bonoların davacıya ait olmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bu nedenle, hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak, TMK'nun 2. maddesi olan dürüstlük kuralına atıfta bulunulmuştur.
19. Hukuk Dairesi 2014/19686 E. , 2015/2033 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili; davalı tarafından müvekkili ... aleyhine yapılan icra takibinin dayanağı 5 (beş) adet senetteki imzaların müvekkiline ait olmadığını, diğer müvekkili ..."ın haciz tehdidi altında icra dosyası borcuna kefil olduğunu belirterek; sözkonusu senetlerdeki imzaların müvekkili ..."a ait olmaması nedeniyle müvekkillerinin davalıya borçlu olmadıklarının tespiti ile takibin iptaline ve icra dosyasına ödenen paranın istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davacılardan ..."ın özgür iradesiyle 29.05.2009 tarihinde icra borcuna kefil olduğunu, diğer davacının ise tüm yetkilerini ticari mümessili olan dava dışı ..."a devrettiğini ve dava konusu senetlerin...tarafından ticari mümessil sıfatıyla imzalandığını belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucu; davacı ... tarafından ..."ın vekaletname ile ticari mümessil olarak atandığı vekaletnamede kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisinin olmaması nedeniyle..."ın sorumlu olmadığının ileri sürülmesinin TMK"nun 2. maddesinde düzenlenen dürüstlük kuralıyla bağdaşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir. Takip ve dava konusu edilen bonoların davacı ..."a ait olmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Dosyaya sunulan 21.09.2006 tarihli vekaletname içeriğinden dava dışı ...."a açıkça bono düzenleme yetkisi verilmediği gibi, vekaletname içeriğine göre..."ın ticari mümessil olarak atandığının kabulü de mümkün olmadığından davanın kabulü gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.