Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/15521 Esas 2017/5935 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/15521
Karar No: 2017/5935
Karar Tarihi: 11.09.2017

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/15521 Esas 2017/5935 Karar Sayılı İlamı

Özet:

İçtihat metninde, davacı vekilin 5077 ada 1 parselde bulunan 18 numaralı bağımsız bölüm üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesini talep ettiği, davalının ise davaya itiraz etmeden satış suretiyle ortaklığın giderilmesini istediği anlatılmaktadır. Kararda, paydaşlığın giderilmesi davalarının, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardan olduğu belirtilerek, davanın kabul edildiği ve ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verildiği ifade edilmiştir. Ayrıca, HMK'nin 27. maddesi uyarınca davalıların tamamının davada yer alması gerektiği, nüfus kaydı ile tapu kaydı arasındaki farklılıkların hükmün infazında tereddüt doğuracağı ve harcın paydaşların tapu kaydındaki payları oranında tahsil edileceği hususlarının kararda belirtilmemesinin hatalı olduğu vurgulanmıştır. Kanun maddeleri olarak ise HMK'nın 27. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nın “Hükmün kapsamı” başlıklı 297/2 maddesi öne çıkarılmıştır.
14. Hukuk Dairesi         2015/15521 E.  ,  2017/5935 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 11.03.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16.10.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, dava konusu 5077 ada 1 parselde bulunan 18 numaralı bağımsız bölüm üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... davaya bir itirazının olmadığını belirterek, satış suretiyle ortaklığın giderilmesini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
    Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK"nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
    6100 sayılı HMK’nun “Hükmün kapsamı” başlıklı 297/2 maddesi gereğince; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin gerekli olduğu hükme bağlanmıştır.
    Somut olaya gelince;
    1-Dava konusu taşınmazlarda kayden paydaş olan ...’in Nüfus kayıtlarına göre ... Kızı” olmasına karşın tapu Kaydında ...oğlu” , davalı ...’ın da Nüfus kayıtlarına göre ... oğlu” olmasına karşın tapu Kaydında ... oğlu” olarak yazılması nedeniyle kayıtlar arasında farklılık oluştuğu, bu durumun hükmün infazında tereddüt doğuracağı bu nedenle tapu Kaydının Nüfus kaydına uygun hale getirilmesi gerektiği anlaşılmaktadır. O halde Mahkemece, davacı vekiline tapu kaydında ... oğlu” olarak geçen ibarenin ...kızı” olarak, davalı vekiline de tapu kaydında ... oğlu” olarak geçen ibarenin ... oğlu” olarak, nüfus kayıtları doğrultusunda idari yoldan ya da yargı yoluyla düzeltilmesi için süre verilip tapu kaydı ile Nüfus kayıtları arasındaki çelişki giderildikten sonra işin esası hakkında karar verilmesi gerektiği düşünülmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
    2- Kabule göre; Gerekçeli karar ikinci bent de, dava konusu 5077 ada 1 parsel sayılı taşınmazın açıkça ada, parsel numarasının yazılmaksızın yalnızca kapı numarasının yazılmasının hükmün infazında tereddüte mahal vereceğinin düşünülmemesi doğru olmadığı gibi, yine harcın paydaşlardan tapu kaydındaki payları oranında tahsil edileceği hususunun da hüküm sonucunda belirtilmemesi de doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 11.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.