10. Hukuk Dairesi 2017/5935 E. , 2019/7881 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
No : 2017/1792-2017/1333
Mahkemesi : Erzurum 1. İş Mahkemesi
No : 2016/953-2017/81
Dava, ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulü ile HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince hüküm düzeltilerek, esas hakkında yeniden karar verilmiştir.
Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Tüzel kişi işverenlerin ortak ve yetkililerinin kamu alacaklarından sorumluluğu, 6183 sayılı Kanunun 35, mükerrer 35 ve 5510 sayılı Yasanın 108’inci maddesinin c bendi gereğince 01.07.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanunun 88. maddesinde düzenlenmiştir.
Davanın yasal dayanaklarından olan 5510 sayılı Kanunun 106. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olup, anılan Kanunun 108. maddesi hükmü gereği 01.07.2008 tarihinde yürürlüğe giren ve bu tarihten sonra tahakkuk eden prim borçları hakkında 5510 sayılı Kanunun 88/20. maddesi ile, “Kurumun sigorta primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep olmaksızın bu Kanunda belirtilen sürelerde ödenmez ise kamu idarelerinin tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri, tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dâhil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcileri Kuruma karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur” şeklinde düzenlenme getirilmiştir.
Öte yandan, 506 sayılı Kanununun 80. maddesi primlerin zamanında ve düzenli olarak tahsilini sağlamaya yönelik olup, anılan maddenin 1. fıkrası hükmüne göre, işveren, bir ay içinde çalıştırdığı sigortalıların primlerine esas tutulacak kazançlar toplamı üzerinden bu Kanun gereğince hesaplanacak prim tutarlarını ücretlerinden kesmeye ve kendisine ait prim tutarlarını da bu miktara ekleyerek en geç ertesi ayın sonuna kadar Kuruma ödemeye mecburdur. 5510 sayılı Kanunun 88. maddesinin 1. fıkrası hükmüne göre, 4. maddenin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen sigortalıları çalıştıran işveren, bir ay içinde çalıştırdığı sigortalıların primlerine esas tutulacak kazançlar toplamı üzerinden bu Kanun gereğince hesaplanacak sigortalı hissesi prim tutarlarını ücretlerinden keserek ve kendisine ait prim tutarlarını da bu tutara ekleyerek en geç Kurumca belirlenecek günün sonuna kadar Kuruma öder, hükmü yer almakta olup, önce prime esas kazançlara ilişkin Kurum Tebliği, ardından bu tebliği yürürlükten kaldıran İşveren Uygulama Tebliği, bu süreyi takip eden ayın sonu olarak belirlemiştir. Primlerin ödenmesi gereken son gün itibariyle de olsa, kişiler yukarıda açıklanan statüde oldukları dönemlerde ödenmesi gereken ve tahakkuk eden primlerden sorumlu tutulmalıdırlar.
Primlerin ödenmesi gereken son gün itibariyle de olsa, kişiler davaya konu olduğu gibi prim borçlusu tüzel kişi yöneticisi oldukları dönemlerde ödenmesi gereken ve tahakkuk eden primlerden sorumlu tutulmalıdırlar.
Somut olayda 23 Temmuz 2016 tarihli 667 sayılı KHK ile kapatılan Türkiye Tabipler Vakfı’nın 24.12.2014 tarihinden kayyım atandığı 29.04.2016 tarihine kadar vakıf başkanlığı yapan davacı adına düzenlenen 2015/9, 2016/1-5 dönemler prim, işsizlik, damga vergisi, idari para cezaları ve ferilerine ilişkin ödeme emrinin iptaline ilişkin davada, bölge adliye mahkemesince davanın kısmen kabul kısmen reddine, kabul nedeniyle davalı SGK tarafından davacıya gönderilen 2016/11246 - 11247 - 11248 - 11618 - 11619 - 14223 - 14224 - 14225 sayılı takip dosyalarındaki ödeme emirlerinden idari para cezalarına ilişkin olanlar ile 2016 yılı 5. ayına ilişkin olanlarının iptaline, idari para cezalarına ilişkin olanlar ile 2016 yılı 5. ayı dışındaki ödeme emirlerinin iptali yönündeki taleplerin reddine karar verilmiştir.
Yukarıda açıklanan maddi ve hukuki ilkelere göre davacının, 2016 yılının 4. ayının 29. günü vakıf başkanlığından alınması karşısında, dava konusu borç dönemleri, tahakkuk ve ödeme tarihleri göz önüne alındığında, davacının 2016/4. dönem dava konusu borçlardan sorumlu olmayacağının gözetilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu konuların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılması ile ilk derece mahkem hüküm fıkrasının 1. ve 2. bentleri silinerek yerine,
“Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile,
Davalı SGK tarafından davacıya gönderilen 2016/11246 - 11247 - 11248 - 11618 - 11619 - 14223 - 14224 - 14225 sayılı takip dosyalarında idari para cezasının tahsili için çıkarılan ödeme emirleri ile 2016 yılı 4. ve 5.aylarına ait prim, işssizlik sigortası primi, damga vergisi, idari para cezalarına ve fer’ilerine ilişkin ödeme emirlerinin iptaline,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap edilen 1.980,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” ibaerelerinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesi ile kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 23.10.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.