Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/756 Esas 2018/1673 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/756
Karar No: 2018/1673
Karar Tarihi: 23.05.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/756 Esas 2018/1673 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ceza Dairesi tarafından verilen 2018/756 E., 2018/1673 K. numaralı karar Silahlı terör örgütüne üye olma suçuyla ilgilidir. TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddedilmesine karar verilmiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemler kanuna uygun olarak yapılmış, vicdani kanıda tutarlılık ve kesinlik sağlanmıştır. Sanık müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden temyiz davasının esastan reddedilmesine karar verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 314/2 maddesi: Terör örgütüne üye olmak
- 3713 sayılı Kanunun 5 maddesi: Terör örgütü üyesi olmak
- TCK'nın 62 maddesi: Ceza miktarının belirlenmesi
- TCK'nın 53 maddesi: Suç konusu eylemlerin terör amaçlı olması halinde uygulanacak yaptırımlar
- TCK'nın 58/9 maddesi: Terör örgütü faaliyetleri kapsamında eylemlere katılan kişilerin cezalandırılması
- TCK'nın 63. maddesi: Terör örgütüne finansal destek sağlamak veya yardım etmek suçunun cezalandırılması

16. Ceza Dairesi 2018/756 E. , 2018/1673 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 23.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.