4. Ceza Dairesi 2020/9241 E. , 2020/17290 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1) Sanığın aşamalardaki savunmalarında üzerine atılı suçlamayı kabul etmemesi karşısında, sanığın katılan ...’a yönelik hakaret suçunu işlediğine dair katılan ...’ın soyut beyanı dışında şüpheden uzak, kesin ve somut delillerin nelerden ibaret olduğu CMK"nın 230/1-b maddesi gereğince açıklanmadan, yetersiz gerekçeyle katılan ...’a yönelik hakaret suçundan sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,
2) Kabule göre ise;
a) Adli sicil kaydına göre mükerrir olan sanık hakkında, seçimlik ceza öngören hakaret ve yaralama suçlarında TCKnın 58/3. maddesi uyarınca, hapis cezasına hükmolunduktan sonra bu cezanın adli para cezasına çevrilemeyeceği gözetilmeyerek aynı Kanunun 50/2. maddesine aykırı davranılması,
b) Katılan ...’ın çalıştırdığı dolmuşun sırasını beklerken gerçekleştiği kabul edilen hakaret eyleminin, sanık ve katılandan sorulmak suretiyle nerede gerçekleştirdiğinin belirlenip aleniyet unsurunun oluşup oluşmadığı tartışılıp açıklanmadan, yetersiz gerekçeyle sanık hakkında hakaret suçundan hüküm kurulması,
c) Yukarıdaki bozma sebebi yönünden yapılacak değerlendirme sonucunda hüküm kurulurken sanığın hakaret eyleminde aleniyet unsurunun oluşmadığının kabulü halinde sanığa yükletilen hakaret ve yaralama suçları yönünden ise;
17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanun"un 24. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiştir.
Ancak bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Kanun"un 31. maddesiyle, 5271 sayılı CMK"ya eklenen geçici 5.maddenin (d) bendi ile; "01/01/2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" hükmü getirilmiştir.
Konuyu somut norm denetimi yoluyla inceleyen Anayasa Mahkemesi (25/06/2020, 2020/16, 2020/33; R.G. 19/08/2020, Sayı: 31218), sözü geçen geçici 5/d maddesindeki hükmün, "kovuşturma evresine geçilmiş" ibaresinin aynı bentte yer alan, "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa"nın 38. maddesine aykırı görerek iptaline karar vermiştir.
Anayasa Mahkemesi kararında, hükme bağlanmış dosyalarla ilgili iptale karar verilmemiş ise de, 5271 sayılı Kanun"un 2/1-(f) maddesince hükme bağlanmış dosyalarla ilgili olarak kovuşturma evresinin kesinleşmeye kadar devam etmesi ve aynı Yasanın 251/3. maddesi gereği mahkumiyet hükmü verildiği takdirde sonuç cezadan dörtte bir indirim öngörülmesi, bu durumun da temyiz incelemesi devam eden dosyalar bakımından lehe düzenleme getirmesi karşısında,
Anayasa Mahkemesinin iptal kararında; sanık lehine getirilen, yeni düzenlemenin, 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesi gereğince, 5271 sayılı CMK’ya eklenen geçici 5. maddesiyle "kovuşturma evresine geçilmiş" dosyalar bakımından uygulanması gerektiğine işaret edildiğinden, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı CMK"nın 251/1. maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa"nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 7 ve 5271 sayılı CMK"nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirdiğinden, sanık ..."in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 19/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.