Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2017/7187 Esas 2017/6635 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/7187
Karar No: 2017/6635
Karar Tarihi: 21.12.2017

Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2017/7187 Esas 2017/6635 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi         2017/7187 E.  ,  2017/6635 K.

    "İçtihat Metni"

    Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve cinsel taciz suçlarından şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 17.01.2017 gün ve 2016/157273 soruşturma, 2017/6139 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii İstanbul Anadolu 4. Sulh Ceza Hakimliğinin 21.03.2017 günlü, 2017/733 Değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanunun 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanunun 172. maddesi gereğince kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanunun kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada kanuna uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanunun 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, somut olayda müştekinin, şüphelinin işyerinde uzun zamandır çalıştığı, bu süre zarfında şüphelinin cinsel tacizlerine maruz kaldığı, en son olayın ise on yaşındaki oğlu ile işyerine gittiğinde oğlu yanındayken gerçekleştiği, hatta şüphelinin kendisini ve oğlunu makam odasına kilitlediği hususlarının iddia olunduğu, müştekinin ve olay esnasında yanında bulunan on yaşındaki oğlu ile yine olay sırasında müştekinin telefon etmek suretiyle kendisinden yardım istediği annesinin açık adres ve kimlik bilgilerinin temin edilmesini müteakip, tanık sıfatıyla beyanlarına başvurulması, olay anına ilişkin işyerine ait kamera kayıtlarının olup olmadığı ile ilgili araştırma yapılarak, bulunması halinde temin edilmesi sonrasında görüntü dökümünün yaptırılması, şüphelinin makam odasında kullanmış olduğu bilgisayarın temin edilerek, müştekinin telefon hafızasında yer alan tüm bilgi ve belgelerin kopyalanıp kopyalanmadığının tespiti amacıyla alanında uzman bilirkişiden rapor alınması gerektiği anlaşılmakla, soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi, sonucuna göre kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın esası hakkında değerlendirme yapılması gerekirken, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 14.09.2017 gün ve 94660652-105-34-7255-2017- Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrak ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü:
    Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, İstanbul Anadolu 4. Sulh Ceza Hakimliğinin 21.03.2017 günlü ve 2017/733 Değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309/4-a. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına ve dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 21.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.