11. Hukuk Dairesi 2015/12782 E. , 2017/616 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 08/05/2015 tarih ve 2014/504-2015/190 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankadan arazi alım kredisi kullandığını, çekilen krediye istinaden müvekkilinin rızası ve talebi bulunmaksızın ipotek kaldırma bedeli, erken ödeme bedeli, komisyon ücreti, masraf, bilirkişi ücreti, dosya bedeli, kredi kartı aidat bedeli, posta ve tebligat giderleri olmak üzere toplam 4.000,00 TL"nin müvekkilinden tahsil edildiğini belirterek davalı tarafça haksız yere tahsil edilen bedelden şimdilik 3.000,00 TL"nin müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında yapılan sözleşmenin ticari bir sözleşme olduğunu, kredi sözleşmesi gereği davacıya bilgilendirme yapılarak komisyon tahsil edildiğini, davacının ihtirazi kayıt koymaksızın ödeme yaptığını, kredi kullandırımı sırasında masraf alınmasının sunulan bir hizmetin yarattığı maliyetin karşılığı olduğunu, ayrıca masraf alınacağının açıkça sözleşmede kararlaştırıldığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin ticari kredi sözleşmesi olduğu, ticari amaçla ve sözleşme hükümlerine göre bankaca belirlenecek komisyon ve masrafların açıkça kabul edildiği ve banka tarafından tahsil edildiği, bankanın objektif iyi niyet kurallarına, bankacılık kurallarına uygun hareket ettiği, fahiş bir işleme meydan vermediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, ticari kredi sözleşmesinden kaynaklanan ipotek fek ücreti, erken ödeme komisyonu, masraf vb. ad altında yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkin olup, yukarıda özetlenen gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, mahkemece uyulmasına karar verilen Dairemiz bozma ilamında diğer bankaların da benzer işlemlerdeki emsal uygulamaları gözetilerek davacıdan tahsil edilen tutarın uygun olup olmadığı ve davacıya iadesi gereken miktar bulunup bulunmadığının tespiti gerektiği belirtilmesine rağmen, gerek mahkemece gerekse de hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu yönde bir emsal araştırması yapılmadığı gibi, denetime elverişli olmayan rapora dayalı olarak karar verildiği ve uyulan bozma ilamının da gereğinin yerine getirilmediği anlaşılmıştır. Bu itibarla, taraflar arasında akdedilen kredi sözleşmesinde davalı bankanın kullandırılan kredi dolayısıyla masraf alabileceğine dair hüküm olmakla birlikte, miktar ya da oran belirtilmediğinden, kredi sözleşmesi hükümleri, sözleşme tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Borçlar Kanunu ve ilgili yasal mevzuat çerçevesinde, davalı
banka ile diğer bankaların uygulamasına göre, bu tür işlemlere kredi grupları bakımından uygulanan, ipotek fek ücreti, erken ödeme komisyonu vb. ad altında kesilen masraf miktar ya da oranları sorulup karşılaştırılarak, bankanın çeşitli isimler altında kesinti yapmakta haklı olup olmadığı, yapılan kesintilerin sebebi, kesinti miktarının uygun olup olmadığı veya ne miktarda olduğu, davacıya iadesi gereken tutar bulunup bulunmadığı hususlarında değerlendirme yapılarak sonucuna göre bir karar vermek gerekirken, eksik incelemeye dayalı, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 07/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.