10. Hukuk Dairesi 2020/3848 E. , 2021/3499 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi
...
Dava, sigorta başlangıç tarihinin 01/11/1990 tarihi olduğunu tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince davalı Kurumun istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Dava; davacının 01/11/1990 tarihinde belirtilen işyerinde en az (1) gün sigortalı olarak çalıştığının tespitine karar verilmesi istemine ilişkindir.
II-CEVAP
Davalı Kurum vekili; Kurum işlemlerinin usul ve yasaya uygun olduğunu, hak düşürücü sürenin gözetilerek davanın reddine karar verilmesini, ayrıca çalışma olgusunun kanıtlanması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk derece mahkemesi "Davanın kabulüne; davacı ... (...)’ın dava dışı ... Halıcılık San. Tic. A.Ş."ye ait iş yerinde (...) sigorta sicil numarası ile 506 sayılı Kanu"nun 60-G maddesine göre sigortalılık başlangıç tarihinin 18 yaşını ikmal ettiği 25.04.1995 tarihi olduğunun ve 01.11.1990 tarihindeki bir günlük çalışmaya yönelik ödenecek sigorta priminin, prim ödeme gün sayısının hesabına dahil edilmesi gerektiğinin tespitine," karar vermiştir.
B-BAM KARARI
Kırklareli İş Mahkemesinin 20/06/2019 tarih, 2019/34 Esas- 2019/166 Karar sayılı kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Yasanın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine,
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı Kurum vekili; davanın yöntemince kanıtlanmadığını, hak düşürücü sürenin söz konusu olduğunu, yazılı belge bulunmadığını, davanın tanık sözleri ile kanıtlanamayacağını belirterek temyizen incelenmesi talep edilmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
506 sayılı Kanunun 108. maddesi gereğince sigortalılık başlangıç tarihinin belirlenmesine ilişkin açılan her dava, sigortalılığın saptanması istemini de içerdiğinden, aynı Kanunun 79/10 maddesi kapsamında bir günlük çalışmanın belirlenmesi davasıdır.
Halı imalatı işyerinde 01/11/1990 günü çalışmaya başladığı yönünde hakkında düzenlenen işe giriş bildirgesi davalı Kuruma verilmesine karşın adına sadece kısa vade sigorta primleri denilen malüllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olmayanlar için bordro düzenlenen davacının istemi, sigortalılık başlangıç tarihinin tespitine ilişkin olup mahkemece yapılan yargılamada davanın kabulüne karar verilmiş, davalı kurum vekilinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince istinaf başvurusu ret edilmiştir.
Davanın yasal dayanağı olan 506 sayılı Kanunun 3. maddesinin II numaralı fıkrasına, 09.07.1987 tarihinde yürürlüğe giren 3395 sayılı Kanunun 1. maddesiyle eklenen (D) bendinde “El halıcılığı dokuma işlerinde çalışanlar hakkında yalnız iş kazaları ile meslek hastalıkları, analık ve hastalık sigorta kolları uygulanır. Ancak bunlar istekleri halinde malullük, yaşlılık ve ölüm sigorta kolları bakımından 85 inci madde hükmüne göre isteğe bağlı sigortalı olabilirler.” düzenlemesine yer verilmiş, sonrasında 06.08.2003 günü yürürlüğe giren 4958 sayılı Kanunun 57. maddesiyle söz konusu bent ilga edilmiş olup yürürlükten kaldırmaya yönelik yasama işleminin geriye yürütüleceğine ilişkin herhangi bir yasal düzenleme bulunmadığından, şu durumda 09.07.1987 – 05.08.2003 (dahil) dönemi bakımından bentte yazılı nitelikteki hizmetin 506 sayılı Kanun hükümleri gereğince uzun vadeli sigorta kollarına tabi zorunlu sigortalılık olarak değerlendirilemeyeceği belirgindir.
Yukarıdaki yasal düzenleme ve açıklamalar ışığında dava irdelendiğinde, anılan Kanun kapsamında malûllük, yaşlılık ve ölüm sigorta kolları bakımından 85. madde gereğince isteğe bağlı sigortalılık başvurusu bulunmayan davacının sunduğu yazılı belgeler karşısında uyuşmazlık konusu dönemde davacının, işverene bağlı olarak yerine getirdiği faaliyetin “el halıcılığı dokuma işi” niteliğinde olup olmadığı belirlendikten sonra, yapılan işin el halıcılığı kapsamında olduğunun anlaşılması halinde davanın reddine, aksi halde elde edilecek sonuca göre karar verilmelidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi"nin kararı, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı bozulmalıdır.
SONUÇ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi kararının HMK"nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 17.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.