Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/3135 Esas 2019/8975 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/3135
Karar No: 2019/8975
Karar Tarihi: 18.09.2019

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/3135 Esas 2019/8975 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan mahkum edilmiştir. Karar temyiz edilmiş ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 2018 tarihli ilamlarına atıfta bulunularak, hükümlenen adli para cezasının ödenmemesi halinin infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Katılan vekilinin hükmolunan hapis cezasında indirim uygulanmasına ilişkin temyiz itirazları reddedilmiş ancak adli para cezasının belirlenmesinde TCK'nın 52/3. maddesine aykırı hareket edilmesi sebebiyle karar bozulmuştur. Yeniden yargılama gerektirmeyen konuda, sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu ve suçun işlenmesindeki özellikler göz önüne alınarak verilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilmiştir. Sanığa 3000 TL adli para cezası verilmiştir. Kanun maddeleri ise TCK'nın 179/3-2, 62/1, 50/1-a, 52/2-4, 5275 sayılı kanunun 106/3'tür. TCK'nın 52/4. maddesine ilave olarak 5275 sayılı kanunun 106/3. maddesi uygulanmıştır.
12. Ceza Dairesi         2019/3135 E.  ,  2019/8975 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
    Hüküm : TCK’nın 179/3-2, 62/1, 50/1-a, 52/2-4, 5275 sayılı kanunun 106/3. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23/01/2018 tarih, 2017/463 Esas, 2018/20 Karar sayılı ve 23/01/2018 tarih, 2015/962 Esas, 2018/16 Karar sayılı ilamlarında vurgulandığı üzere, sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının ödenmemesi halinin infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği dikkate alındığında, 5237 sayılı TCK"nın 52/4. maddesine ilave olarak 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesinin de uygulanması bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin, sanığa hükmolunan hapis cezasında indirim uygulanmasına ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK"nın 52/3. maddesine aykırı hareket edilmesi;
    Kanuna aykırı olup, katılanın vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine ilişkin (1) nolu fıkrasında yer alan 3. bendinin hükümden çıkarılmasına yerine “Sanığa verilen kısa süreli hapis cezasının sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu ve suçun işlenmesindeki özellikler göz önüne alınarak TCK’nın 50/1-a maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesine, TCK"nın 52/3. maddesi gereğince adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının 150 tam gün olarak belirlenmesine, TCK"nın 52/2. maddesi gereğince sanığın ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önünde bulundurularak bir gün karşılığı adli para cezasının takdiren 20 TL hesabıyla 3000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibaresinin eklenmesi ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA; 18.09.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.