Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/19717 Esas 2015/8688 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/19717
Karar No: 2015/8688
Karar Tarihi: 26.05.2015

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/19717 Esas 2015/8688 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, eşiyle ayrıldıktan sonra davalının gayri resmi birlikteliği sonucu üç çocuğu olduğunu ve bu çocukların babasının kendisi olmadığını iddia ederek küçüklerin soybağının reddini istemiştir. Ancak mahkeme, küçüklere kayyım tayin ettirilmeden hüküm vermiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 286/1. maddesi uyarınca soybağının reddi davasının ana ve çocuğa karşı açılması gerektiğinden, kayyım tayin edilerek delillerin toplanıp birlikte değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararın temyiz eden tarafından itiraz edilmesi üzerine Yargıtay 18. Hukuk Dairesi, mahkemenin eksik hasımla yargılamaya devam etmesinin doğru olmadığına karar vererek, mahkeme kararını bozmuştur. Kanun maddeleri ise şöyledir:
- 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 286/1.maddesi: Soybağının reddi davası ana ve çocuğa karşı açılır.
- 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 426/2. maddesi: Yasal temsilci ile çocuğun menfaati çatıştığında çocuğa kayyım atanır.
18. Hukuk Dairesi         2014/19717 E.  ,  2015/8688 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi sıfatıyla)

    Dava dilekçesinde, soybağının reddi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı dava dilekçesinde; davalı ... ile evliyken fiilen ayrıldıklarını, bu dönemde davalının ... ile gayri resmi birlikte yaşadığını, ondan üç çocuğu olduğunu, bu çocukların babasının kendisi olmadığını ileri sürerek küçükler ..., ... ve ..."ın soybağının reddini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
    4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 286/1.maddesinde; soybağının reddi davasının ana ve çocuğa karşı açılacağı, 426/2. maddesinde ise; yasal temsilci ile küçüğün menfaati çatıştığında küçüğe kayyım atanacağı hükme bağlanmıştır.
    Somut olayda, davanın küçükler ..., ... ve ..."ın gerçek babasının davacı ... olmadığının tespiti ile soybağının reddi istemine ilişkin olduğu ve koca tarafından açıldığı ancak küçüklere kayyım tayin ettirilmeden karara bağlandığı anlaşılmaktadır. Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler dikkate alındığında mahkemece küçüklere kayyım tayin ettirilip davanın kayyıma yöneltilmesi, gösterdiği takdirde delillerinin toplanması ve tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi sonucu bir karar verilmesi gerekirken eksik hasımla yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.