Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11723
Karar No: 2017/1253
Karar Tarihi: 14.03.2017

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/11723 Esas 2017/1253 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2016/11723 E.  ,  2017/1253 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar davacı ile davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 14.03.2017 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı ... ve vekili Avukat ..., davalı ... ile temyiz edilen vekili Avukat ... geldiler, davetiye tebliğine rağmen temyiz eden davalı ... gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin ve asilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

    -KARAR-

    Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tazminat isteklerine ilişkindir.
    Davacı, davalı ... ile boşanma davalarının görüldüğü sırada dava konusu 444 ada 3 parsel sayılı taşınmazın devri konusunda davalı ...’yı 21/09/2012 tarihinde vekil tayin ettiğini, vekil marifetiyle taşınmazın davalı ... adına tescilinden sonra evlilik birliğine devam etmeleri nedeniyle taşınmazın kendisine iade edildiğini, ancak bilahare davalı ... ile boşanmaları üzerine vekil ...’in, 21/09/2012 tarihinde verdiği vekaleti kötüye kullanarak çekişmeli taşınmazı davalı ...’a devrettiğini, ...’ın da muvazaalı olarak durumu bilen diğer davalı ...’e taşınmazı temlik ettiğini, taşınmazı satma amacının olmadığını ileri sürerek, çekişme konusu 444 ada 3 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tescilini, olmadığı takdirde gerçek değerinin yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiş, yargılama sırasında talep ettiği 152.129,23 TL’nin harcını tamamlamıştır.
    Davalı ..., eski eşi olan davacı ile boşanmalarından sonra ortaya çıkan yeni durumlar nedeniyle çekişmeli taşınmazın davacının bilgisi dahilinde vekil ... tarafından kendisine devredildiğini, daha sonra taşınmazı ...’e satarak 117.000,00 TL lik kredi borcunu kapattığını, devirlerin usulüne uygun olduğunu bildirip davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ..., yaşadıkları ilçenin küçük olması nedeniyle davalı ...’ı önceden tanımasının doğal olduğunu, ancak davacı ile davalı ... arasındaki uyuşmalıkları bilmediğini, satış bedeli olan 150.000,00 TL’nin bir kısmını elden bir kısmını banka aracılığıyla ödemek suretiyle çekişmeli taşınmazı satın aldığını, satın aldıktan sonra ... isimli şahsa kiraladığını, halen davalı ...’ın kullandığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, iyiniyetli olduğunu bildirip davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ..., davacı ile davalı ... arasındaki protokolü bilmediğini, boşanma sonrası ortaya çıkan yeni durumlar nedeniyle davacının talimatı üzerine çekişmeli taşınmazı davalı ...’a vekaleten devrettiğini, ...’ın da taşınmazı ...’e satarak kredi borcunu ödediğini bildirip davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davalı ...’in iyiniyetli olduğu gerekçesiyle tapu iptal ve tescil isteğinin reddine, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı gerekçesiyle tazminat isteğinin kabulü ile 152.129,23TL’nin yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ...’ten müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 444 ada 3 parsel sayılı 19,51 m²"lik kargir dükkan vasıflı taşınmazın davacı ... adına kayıtlı iken 16/10/2012 tarihli satış işlemi ile davalı ...’a devredildiği, davalı ...’ın 07/03/2014 tarihinde anılan taşınmazı yine satış işlemi ile davacı ...’e iade ettiği, söz konusu tarihlerde davacı ... ile davalı ...’ın halen evliliklerinin sürdüğü, ne var ki ikinci devir sonrası 09/04/2014 tarihinde Dilek ile ...’ın boşandıkları, boşanma tarihinden kısa süre sonra davacı ...’in, 21/09/2012 tarih ve 2488 yevmiye numaralı işlem ile çekişmeli taşınmaz ve dava dışı 254 ada 27 sayılı parseldeki 33 no’lu bağımsız bölümün satışı konusunda vekil kıldığı davalı ...’in anılan vekaletnameyi kullanarak 14/07/2014 tarihinde dava konusu 444 ada 3 sayılı parseli davalı ...’a satış göstererek temlik ettiği, davalı ...’ın da 2 gün sonra yani 16/07/2014 tarihinde anılan taşınmazı diğer davalı ...’e satış yoluyla devrettiği kayden sabittir.
    Hemen belirtilmelidir ki, dosya kapsamından, toplanan delillerden anlaşıldığı üzere; davacı ... tarafından 21/09/2012 tarihli vekaletnamenin 16/10/2012 tarihinde yapılan satış için verildiği ve akabinde taşınmazın davacı ... ile davalı ... arasındaki anlaşma uyarınca 07/03/2014 tarihinde davacı ...’e iade edildiği, davacı ...’in çekişmeli taşınmazı yeniden ...’a satmak gibi bir iradesinin bulunması halinde iade almasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, kaldı ki davalılar ... ve ... tarafından davacının satış için ikinci kez vekaletname verdiği iddia olunmuş ise de; davacı ... tarafından verilen 26/02/2014 tarihli vekaletnamenin çekişmeli taşınmazı satmak için değil aksine taşınmazı satın almak için verildiği, davacı ... ile davalı ...’ın 09/04/2014 tarihinde boşanmalarından sonra davalı ...’ın arkadaşı olduğu sabit olan davalı vekil ... tarafından taşınmazın devredilmiş olması ve uyuşmazlığa konu 14/07/2014 tarihli devir sonrası satış bedelinin davacı ...’e ödendiğine dair dosya kapsamına bir belgenin ibraz edilmemiş olduğu gözetildiğinde vekalet görevinin kötüye kullanıldığı sabittir. Davalı ...’ın temyiz itirazları yerinde değildir, Reddine.
    Davalı ...’in temyiz isteği yönünden; mahkemece 13/06/2016 tarihli ek karar ile davalı ...’in eksik temyiz harcını verilen kesin süreye rağmen yatırmadığı gerekçesiyle temyiz isteğinden vazgeçmiş sayılmasına karar verildiği, anılan ek karara karşı davalı ...’in temyize gelmediği anlaşılmakla anılan şahıs yönünden temyiz incelemesi yapılmamıştır.
    Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince,
    Somut olayda, davalılar ..., ... ve ...’in ... ili ... ilçesinde yaşadıkları ve birbirleri ile tanışıklıklarının bulunduğu, kaldı ki bu hususun kendilerinin de kabulünde olduğu, davalılar ... ile ... arasında yakın ilişkinin bulunduğunun davalı ... tarafından Halk Bankasından 20/08/2014 tarihinde çekilen krediye davalı ...’ın eşi olan dava dışı ...’nın kefil olmasından da anlaşıldığı, yine davalı ...’ın çekişmeli taşınmazı devir aldıktan iki gün sonra davalı ...’e devretmesinin hayatın olağan akışına uygun düşmeyeceği, öncesine dayalı bir devir amacı olsa idi vekil ... tarafından taşınmazın doğrudan davalı ...’e devredilmesinde bir engel bulunmadığı hususları bir bütün olarak değerlendirildiğinde davalı ...’in durumu bilen ya da bilmesi gereken konumunda olduğu, bir başka deyişle davalı ...’in çekişmeli taşınmazı iyiniyetli edindiğinden bahsedilemeyeceği kuşkusuzdur.
    Hal böyle olunca, davalı ...’in iyi niyetli olmadığı gerekçesiyle tapu iptal ve tescil isteğinin kabul edilmesi gerekir iken yanılgılı değerlendirme ile tazminat isteğinin kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
    Davacının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 02.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 1.480.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenlerden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi