12. Ceza Dairesi 2018/357 E. , 2019/8907 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/1, 89/2-a-d, 62/1, 52/2, 4, 53/6. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak;
Sanığın idaresindeki araçla bölünmüş yolda seyir halinde iken, orta refüj aralığından sola dönüş yapmak istediği sırada aynı istikamette sol şeritten gelmekte olan sürücü ..."nin idaresindeki araçla çarpışması neticesinde, ... ile aracındaki ... ve ..."nin yaralandıkları olayda, ... ile ..."nin yaralanmadıkları gerekçesiyle sanık hakkında soruşturma sonucunda ek takipsizlik kararı verilmiş ise de, Bozkurt Devlet Hastanesinin 25/07/2010 tarihli raporlarına göre ..."nin parmakta ağrı ve baş dönmesi, ..."nin ise dizde hassasiyet şeklinde yaralandığı, her iki müştekinin de kolluk ifadelerinde sanık hakkında şikayetçi olduklarını beyan ettikleri dikkate alındığında, eylemin TCK’nın 89/4. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek sanığın yazılı şekilde TCK’nın 89/1, 89/2-a-d-. maddeleri uyarınca mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
TCK"nın 89/5. maddesine göre, bilinçli taksirle yaralama suçunun soruşturulmasının ve kovuşturulmasının, aynı Kanunun 89/1. maddesindeki yaralanma hali hariç olmak üzere, şikayete tabi olmadığı, ancak bu suçun şikayete tabi olsun veya olmasın bütün hallerinin CMK"nın 253/1. maddesi gereğince uzlaşmaya tabi olduğu, uzlaşma kapsamında olan suç hakkında soruşturma aşamasında, sanık katılan ... ile uzlaşmak istediğini beyan etmesine rağmen CMK’nın 253. maddesi gereğince sanıkla mağdur arasında uzlaştırma işlemleri gerçekleştirilmeden dava açıldığı, kovuşturma aşamasında da, aynı Kanunun 254. maddesi uyarınca bu eksikliğinin giderilmediği anlaşılmakla, mahkemece CMK"nın uzlaşma başlıklı 253 ve 254. madde hükümleri uygulanmak suretiyle sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, uzlaşma işlemleri tamamlanmadan yargılamaya devamla, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, CMUK’un 326/son. maddesi uyarınca sanığın ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkı saklı tutulmak koşuluyla, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi ve halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 17/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.