6. Ceza Dairesi 2012/12981 E. , 2015/23 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : 6 - 2008/234685
MAHKEMESİ : Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 23/05/2008
NUMARASI : 2008/84 (E) ve 2008/186 (K)
SUÇ : Hırsızlık
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay 13.Ceza Dairesinin 09/04/2012 tarihli görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Sanıklar H.. T.. ve A.. T.. hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde:
Sanık H.. T.. hakkında 5237 sayılı TCK’nın 141/1, 35/2, 31/2, 168/1, 62, 50, 51.maddeleri gereğince verilen 1.840 TL adli para cezasının 5237 sayılı TCK.nun 50/5. maddesinde öngörülen düzenlemeye göre, hükmolunan cezanın türü ve miktarına göre, 1412 sayılı CMUK.nun 5219 sayılı Yasa ile değişik 305/1 maddesi gereğince hükmün temyizi olanaklı bulunmadığından;
Sanıklar A.. T.., H.. T.. ve S.. T.. hakkında hırsızlık suçundan cezalandırılmalarına ilişkin Adana 1.Ağır Ceza Mahkemesi’nin 07.06.2005 günlü kararının, sanıklar H.. T.. ve S.. T.. savunmanının temyizi üzerine Dairemizin 06.12.2007 tarihli kararı ile sanıklar H.. T.. ve S.. T.. yararına bozulmuş ve bozmadan diğer sanık A.. T..’un da yararlandırılmasına hükmedilmiştir.
Yerel Mahkeme bozmaya uyup yargılamaya devam etmiş ve kararı temyiz etmeyen A.. T..’un cezalandırılmasına hükmetmiştir. Mahkemenin bu hükmü sanık A.. T.. savunmanı tarafında temyiz edilmiştir.
Temyiz davasının açılabilmesi için bu konuda bir isteğin bulunması gerekir. Sanıklardan birinin temyiz istemi, diğerinin de istemi yerine geçmez. Kanun yoluna başvuru talebi yoksa verilen karar kesinleşerek, kesin olmanın hukuki sonuçlarını doğurur. Temyiz etmeyen sanıkların, hükmü temyiz edenlerden daha ağır bir ceza ile cezalandırılması adalete aykırı olduğundan, yasa koyucu, adli yanılgıları önleme ve adaleti sağlamak için genel kurallardan ayrılmış; temyiz isteminde bulunulmuş gibi inceleme yapılmasında yarar görmüş ve “bozmanın sirayeti” müessesesini kabul etmiştir. Sirayetin söz konusu olduğu durumlarda, bozma ilamı üzerine verilen uyma kararı ile temyiz etmemiş sanıklar duruşmaya çağrılarak (lehe bozmalarda tebligat yapılarak) haklarında kesin hüküm kaldırılıp yeniden hüküm kurulması gerekmektedir.
1412 sayılı CMUK’nın 325. maddesine göre, sanık bozma kararının sonucundan yararlandırılmaktadır. Ancak, temyiz etmişcesine faydalanmanın kabul edilmesi, bu kimsenin bozmadan sonra yeniden verilecek yeni ve son kararı da temyiz edebilmesine olanak tanımamaktadır. Çünkü, sirayet, yasa gereği kabul edilmiş bir haldir. Bu bağlamda sanık sadece bozma kararının sonucundan yararlandırılmaktadır.
Sanık A.. T.. hakkında hırsızlık suçundan kurulan 07.06.2005 tarihli hüküm temyiz edilmeden kesinleştiğinden ve sirayet müessesesinin yasal sonucu gereği Adana 1.Ağır Ceza Mahkemesi’nin 23.05.2008 gün ve 2008/84 Esas, 2008/186 sayılı kararı ile kurulan hükmü temyiz etme olanağı bulunmadığından,
Hal böyle olunca;
Hükümlü A.. T.. ile sanık H.. T.. savunmanlarının, bu konudaki isteklerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 317.maddesi gereğince, tebliğnameye kısmen aykırı olarak REDDİNE,
II-Sanık S.. T.. hakkında kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince:
Sanığın hırsızlık eylemine uyan ve 5237 sayılı TCK’nın 141/1 ve 31/3. maddelerindeki suçunun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre, mahkumiyet hükmünün kurulduğu 23.05.2008 tarihi ile inceleme tarihi arasında aynı Yasanın 66/1-e ve 66/2. maddelerinde öngörülen 5 yıl 4 aylık sürenin geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık S.. T.. savunmanının temyiz itirazı ve tebliğnamedeki düşünce bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla, 1412 sayılı CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 12.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.