23. Hukuk Dairesi 2015/2093 E. , 2015/2839 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın kaldırılması ve iflas davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiştir.
Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin kiracısı olan davalı şirketin ihtara rağmen borcunu ödememesi üzerine davalı şirket aleyhine başlatılan iflas takibinin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın kaldırılması ve davalı şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, iflasın üçüncü kişilere zarar vermek amacıyla ileri sürülen kötüniyetli bir talep olduğunu, davacı ile müvekkili şirketin uzun yıllar ... adı altında ticari faaliyet gösterdiğini, davacı şirketin hakim ortağının .."ın aynı zamanda müvekkili davalı şirketin de en büyük hissedarı olduğunu, alacağın aslında davacıya ödendiğini ancak grup şirket olduğundan makbuz alınmadığını, borcun doğduğu tarihlerde davacının iki şirketin de yönetim kurulu başkanı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalı şirket yetkilisi savunmasının dava konusu ile hiçbir irtibatı bulunmadığı, kesinleşen aylık kira bedellerinin ödenmemesi nedeniyle, toplam 205.264,14 TL depo kararının esası olan borcun ödenmesine ilişkin bir ödeme belgesini davalı sunmadığından ve davacı şirketle olan başka bir şahsi alacağın tahsili amacıyla açılan bir dava da bulunmadığından davacı şirket hakim ortağının davalı şirketin hakim ortağının öz kardeşi olmasının doğan borcun varlığına bir etkisinin olmayacağı, kardeşlerin de birbirlerine gayrimenkul kiraya vermesinde engel bir durum bulunmadığı, yine kardeş şirketler arasında bunların dışında ticari alışverişin dahi bulunabileceği, davacının kesinleşmiş kira alacağından dolayı başlattığı icra takibinde kötüniyetle hareket ettiği iddiasına itibar edilemeyeceği ve davacının toplam 205.264,14 TL alacağı bulunduğu, gecelik faizin 38,66 TL olduğu, 01.10.2013 tarihinde gecelik faiz alacağı ilavesi ile 209.284,78 TL"ye yükselen depo emrinin usulünce tebliğine rağmen yedi günlük yasal süresinde ödenmediği gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalı şirketin iflasına karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçeli karar başlığında, 19.06.2012 olan dava tarihinin 20.06.2012 olarak yazılmış olması, HMK"nın 304. maddesi uyarınca, tarafların başvurusu üerine veya re"sen düzeltilmesi mümkün maddi hata olarak kabul edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.