Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/5532 Esas 2017/2966 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/5532
Karar No: 2017/2966
Karar Tarihi: 06.04.2017

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/5532 Esas 2017/2966 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, bir taşınmazın orman olarak tescil edilmesinin iptali ve Hazine adına kayıt ve tescilinin istenmesi üzerine açılmıştır. Taşınmazın aslen orman sayılan yerlerden bir kısmına sahip olduğu iddiasıyla davalılar adına tescillenmesine itiraz edilmiştir. Mahkeme, uzman orman bilirkişisi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yapılan uygulama ve araştırma sonucu çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerler kapsamında olduğunu tespit etmiştir. Bu nedenle, taşınmazın davalılar adına tescil edildiği kısmın kaydının iptal edilerek Hazine adına tescili kararı verilmiştir. Davalılar tarafından temyiz edilen karar Yargıtay tarafından onanmıştır.
Kaynak Kanun Maddeleri:
- 6831 sayılı Orman Kanunu, 9. madde
- 4999 sayılı Kanun ile Değişik Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına dair Kanun, 9. madde
- 6099 sayılı Türk Borçlar Kanunu, 16. madde
- 3402 sayılı Kadastro Kanunu, 36/A madde

20. Hukuk Dairesi 2017/5532 E. , 2017/2966 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili .... Kadastro Mahkemesine sunduğu10/01/2014 havale tarihli dava dilekçesi ile ... ilçesi, ... köyünde 6831 sayılı Kanun uyarınca orman kadastrosu ve 2/B uygulama çalışmalarının yapılıp ilan edilerek kesinleştiğini, aynı Kanunun 4999 sayılı Kanun ile değişik 9. madde kapsamında düzeltme çalışmalarının ise 21/03/2013 tarihinde ilan edildiğini, söz konusu çalışmada 419 parsel sayılı taşınmazın davalılar adına tespit gördüğünü, oysa bu taşınmazın bir kısmının orman sayılan yerlerden olduğunu ileri sürerek, 419 parsel sayılı taşınmazın kısmen düzeltme, tahdit ve tespitinin iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmış, 02/04/2014 tarihli duruşmada alınan beyanı ile davanın orman kadastro tespitine itiraz davası olmayıp tapu iptali ve tescil davası olduğu beyan etmiştir.
Kadastro mahkemesince taşınmazın askı ilan süresi geçtikten sonra dava açıldığından mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş ve dosya ...Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiş, asliye hukuk mahkemesinde yapılan yargılama sonunda ise davanın kabulüne; 419 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisi .... tarafından düzenlenen 14/11/2014 havale tarihli rapora ekli krokide gösterilen (A) harfi ile işaretli 8.191,80 m2"lik bölümün davalılar adına yazılı olan tapu kaydının iptali ile orman niteliği ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde genel arazi kadastrosu 1975 yılında yapılmış ve 13/07/1976 tarihinde kesinleşmiştir. Dava konusu taşınmaz tarla vasfıyla davalılar murisi adına tespit görmüştür. Orman kadastrosu ve 2/B uygulama çalışmaları ise 08/12/2007 tarihinde kesinleşmiştir. 2013 yılında da 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanun ile değişik 9. maddesi kapsamında yüzölçümü ve fenni hataların düzeltilmesi çalışmaları yapılmış 21/03/2013 tarihinde ilan edilmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın (A) harfi ile işaretli bölümünün orman sayılan yerler içerisinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalılardan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 06/04/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.