12. Ceza Dairesi 2019/2671 E. , 2019/8858 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Ceza Hakimliği
Karar Tarihi : 09/11/2017
Taksirle yaralama suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 25/09/2017 tarihli ve 2017/132540 soruşturma, 2017/62859 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin İstanbul 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 09/11/2017 tarihli ve 2017/4896 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, her ne kadar Cumhuriyet Başsavcılığınca olayın üzerinden yaklaşık 2 yıl geçmiş olması ve müştekinin adli raporunun mevcut olmaması gerekçeleriyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de müşteki Yiğit Şahinbeyoğlunu yaralı gördüklerine dair tanıklar ...ve ... beyanları, dosyaya sunulan görüntü kayıtları ve müştekinin olay sebebiyle hayatını kaybeden ... ile aynı arabada bulunmasının da yaralanmasına karine oluşturacağı nazara alındığında; toplanan deliller ve tüm soruşturma evrakı kapsamından, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 170/2. maddesine göre kamu davasını açmaya yarar yeterli delil ve şüphenin elde edildiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi gereğince İstanbul 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 09/11/2017 tarihli ve 2017/4896 değişik iş sayılı kararının bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 07/02/2019 gün ve 94660652-105-34-4827-2018-kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrak tebliğ kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tüm dosya kapsamının incelenmesinden; olay günü şüphelinin kullandığı aracın bölünmüş yoldaki orta refüje çarpması neticesinde kopan bir cismin karşı istikametten gelen ve müştekinin de arka koltuğunda yolcu olarak oturduğu aracın ön camını kırarak içeri girdiği, bu cismin müşteki ile aynı araçta ve ön koltukta yolcu olarak oturan ... ölümüne neden olduğu, söz konusu ölüm olayına ilişkin davanın ayrıca yürütüldüğü, müşteki ... nun kazadan hemen sonra ölen ... ile beraber aynı hastaneye kaldırıldığı ancak dosya kapsamında yaralandığına dair herhangi bir rapor ya da evrak bulunmadığı, bununla beraber müştekinin kazadan yaklaşık 3 saat 35 dakika sonra polis memurları ... ve ...i marifetiyle ve müştereken imza altına alınan beyanında yaralanmadığını bildirdiği, müşteki vekilince dosyaya sunulan ve müştekinin arkadaşları oldukları anlaşılan ... ve ... tarafından imzalanan beyanlarda, kazadan sonra müştekinin yaralı olduğunun görüldüğüne dair tespitler bulunmakla birlikte adı geçen kişilerin görgü ve bilgilerine ilişkin soruşturma evresinde başkaca bir bilgi bulunmadığı, yine müşteki vekilince dosyaya sunulan fotoğrafların kazadan sonra çekildiğinin kabulü halinde dahi fotoğraflardaki şahsın el ve bacağı üzerindeki yaralanmaların ne şekilde gerçekleştiğinin tespitinin mümkün olamayacağı anlaşılmış olup, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ve müştekinin yaralanma iddiasına yönelik kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin kararda, "2017/36 Esas sayılı dosyanın soruşturma ve kovuşturma aşamasında müştekinin tanık olarak dinlenmiş olması ve kazadan sonra herhangi bir hastaneye kayıt olmaması ve kazadan sonra geçici rapor alınmamış olması nedeni ile, sağlık raporunun fiilen alınamayacak olması ve şüphelinin atılı suçu işlediğine dair yeterli şüphe bulunmadığı” gerekçeleriyle "kamu adına KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA" karar verildiği, savcılık makamınca dosyadaki tüm deliller ve iddialar değerlendirilerek verilen kararın dosya içeriğine uygun olduğu görülmüş olup, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 25/09/2017 tarihli ve 2017/132540 soruşturma, 2017/62859 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii İstanbul 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 09/11/2017 tarihli ve 2017/4896 değişik iş sayılı kararında isabetsizlik bulunmadığından, bu karara yönelik kanun yararına bozma talebinin isteme aykırı olarak REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 16/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.