Elbirliği ile malik olunan mal üzerinde hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/17518 Esas 2018/7784 Karar Sayılı İlamı

17. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/17518
Karar No: 2018/7784
Karar Tarihi: 28.05.2018

Elbirliği ile malik olunan mal üzerinde hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/17518 Esas 2018/7784 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Hanife Uçer Şengül isimli kişi, başka kişilerle birlikte sahip oldukları bir mala hırsızlık yapmaktan mahkum edildi. Temyiz incelemesi sırasında, bir katılana ait temyiz istemi süresi geçtiği için reddedilirken diğer katılana ait talep kabul edildi. Ancak, sanığın ölümü nedeniyle kamu davası düşürüldü ve mahkeme kararı bozuldu. Bu karar, Türk Ceza Kanunu'nun 64. maddesi, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca verildi.

17. Ceza Dairesi 2016/17518 E. , 2018/7784 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
KATILANLAR : ..., ...
ŞİKAYETÇİ : Hanife Uçer ŞENGÜL
SUÇ : Elbirliği ile malik olunan mal üzerinde hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
TEBLİĞNAMEDEKİ İSTEK : Ret

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Şikayetçi ...’ün, 09.12.2014 tarihli dilekçesi ile temyiz isteminden vazgeçtiğinin anlaşılması karşısında, temyiz talebinden feragat nedeniyle, temyiz incelemesi katılanlar ... ve ...’ın temyiz taleplerine hasren yapılmıştır.
1-Katılan ...’ın temyiz talebine yönelik yapılan incelemede;
Yokluğunda verilen ve 11.11.2014 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilen hükmü 1412 sayılı CMUK"nun 310/1-2. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süreden sonra 04.12.2014 tarihinde temyiz eden katılan ...’ın temyiz isteminin aynı Kanun"un 317. maddesi gereğince REDDİNE,
2-Katılan ...’ın temyiz talebine yönelik yapılan incelemede;
Katılan ...’ın, talimat mahkemesince alınan, 10.03.2014 tarihli ifadesinde, şikayetçi olduğunu ve davaya katılmak istediğini beyan etmesi üzerine, 13.03.2014 tarihli celsede katılma talebinin kabulüne karar verildiğinin anlaşılması karşısında; tebliğnamede yer alan red düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Dairemizce de benimsenen ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 05.03.2013 günlü, 2012/1-1560 Esas ve 2013/81 Karar sayılı ve aynı günlü 2013/8-131 Esas ve 2013/75 Karar sayılı içtihatlarında da belirtildiği üzere, temyiz incelemesinden önce sanığın ölmesi hâlinde, müsadereye tâbi eşya olsun ya da olmasın, 5237 sayılı TCK"nın 64. maddesi uyarınca hükmün bozulmasıyla yetinilmesi, müteakip işlemlerin ise; mahkemesince yapılması gerekir.
UYAP"tan alınan nüfus kaydına göre, sanığın 27.11.2017 tarihinde öldüğünün belirtilmiş olması karşısında; 5271 sayılı CMK"nın 223/8 ve TCK"nın 64/1. maddeleri uyarınca sanığın öldüğünün anlaşılması hâlinde kamu davasının düşürülmesine karar verilmesinde zorunlululuk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan ...’ın temyiz nedenleri yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 28.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.