Bedelsiz senedi kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/656 Esas 2019/4714 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bedelsiz senedi kullanma
HÜKÜM : TCK’nın 156/1, 43/1, 53, 58. maddeleri gereğince mahkumiyet

Bedelsiz senedi kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
...’e ait ... plakalı 1974 model Mercedes marka aracın satışına dair vekaletname bulunan sanık ...’ın aracı 25/10/2006 tarihinde katılana 6.000 TL’ye haricen sattığı, satış bedeli olarak katılanın 150,00 TL peşin geri kalan para için ise 20/11/2006 vade tarihli 1.200 TL ve 30/01/2007 vade tarihli 4.650 TL bedelli senetleri sanığa verdiği, taraflar arasında yapılan sözleşmeye göre aracın tescilinin 30/01/2007 tarihinde yapılacağının kararlaştırıldığı, ancak sanığın aracın devrini vermediği ve aracın muayene zamanının geçmesi nedeniyle aracın 02/05/2007 tarihinde bağlandığı ve gerekli işlemler yapıldıktan sonra aracın ruhsat sahibine 18/10/2007 tarihinde teslim edilmesine rağmen sanığın elinde bulunan suça konu senetleri kardeşi olan İbrahim’e ciro etmek suretiyle piyasaya sürdüğü, İbrahim’in de katılan ve sanık hakkında 04/11/2008 tarihinde icra takibi başlattığı bu şekilde sanığın atılı suçu işlediği iddia olunan olayda;
Katılan ve tanıkların beyanları, kurum yazıları ile dosya kapsamından söz konusu aracın ruhsat sahibi olan Şerafettin tarafından teslim alınmış olduğu, katılanın aracın haricen satışında sanığa 150,00 TL vermiş olup sanık savunmalarında söz konusu senet bedellerinin zamanında ödememesi nedeniyle aracın devrini veremediğini savunması, taraflar arasındaki mevcut satış sözleşmesi karşısında katılan ile sanık arasında, özel hukuk kapsamında çözümü mümkün hukuki ihtilaf mahiyetinde bir anlaşmazlık olduğu tüm dosya kapsamından anlaşıldığından, sanık hakkında beraat hükmü verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet hükmü verilmesi,
Kabul göre de;
1-Mahkemece TCK"nın 156/1. maddesi gereğince sanığa atılı suçun hapis cezasının yanında adli para cezasına da hükmedilmesi gerektiği halde bu husus gözetilmeyerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Sanığın suça konu senetleri farklı zamanlarda piyasaya sürdüğüne dair delil bulunmaması ayrıca icra takibine her iki senedin de aynı anda konulmuş olması nedeniyle TCK’nın 43/1. maddesinin uygulanmaması gerekirken; mahkemece birden fazla senedin icra takibine konulması gerekçesiyle zincirleme suç hükümlerinin uygulanması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.