Hakkı olmayan yere tecavüz ve kamu görevlisinin suçu bildirmemesi - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2013/14631 Esas 2014/1106 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/14631
Karar No: 2014/1106
Karar Tarihi: 20.01.2014

Hakkı olmayan yere tecavüz ve kamu görevlisinin suçu bildirmemesi - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2013/14631 Esas 2014/1106 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Kırıkhan Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanıklar hakkında hakkı olmayan yere tecavüz suçundan beraat kararı verilmesi gerektiği ancak yazılı şekilde hüküm kurulduğu ortaya çıktı. Ayrıca, kamu görevlisinin suçu bildirmemesi suçundan hüküm verilen sanık B.C.'nin eyleminin görevi ihmal veya kötüye kullanmak suçunu oluşturup oluşturmadığı tartışılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği belirtildi. Ancak, mahkeme kararında suç tarihlerinin yanlış gösterildiği, adli para cezasının alt sınırının üstünde tayin edildiği ve infazda yetkiyi kısıtlayacak şekilde hükmedilen adli para cezalarının ödenmemesi durumunda hapse çevrileceğine karar verildiği için kararın bozulmasına karar verildi. Kanun maddeleri: TCK.nun 154/2. madde ve fıkrası, 5841 sayılı Yasa, TCK'nın 279. maddesi, 3091 sayılı Yasa, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi, CMUK.nun 321. maddesi.
8. Ceza Dairesi         2013/14631 E.  ,  2014/1106 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 8 - 2013/250252
    MAHKEMESİ : Kırıkhan Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 16/02/2010
    NUMARASI : 2009/694 (E) ve 2010/182 (K)
    SUÇ : Hakkı olmayan yere tecavüz ve kamu görevlisinin suçu bildirmemesi

    Gereği görüşülüp düşünüldü:

    1- Sanıklar hakkında hakkı olmayan yere tecavüz suçundan kurulan hü- kümle ilgili olarak suça konu parsellerin köy tüzel kişiliğine ait arsa vasfında kayıtlı yer olması karşısında, sanıkların eylemlerinin TCK.nun 154/2. madde ve fıkrasında kalma- yıp aynı maddenin 1. fıkrası kapsamında kaldığı, söz konusu eylemin 5841 sayılı Yasa ile suç olmaktan çıkarıldığı gözetilerek atılı suçlardan beraat kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,

    2- Sanık B.. C.. hakkında kamu görevlisinin suçu bildirmemesi suçundan kurulan hükümle ilgili olarak, TCK"nın 279. maddesinde yazılı suçun oluşabil- mesi için, failin kamu adına soruşturma ve kovuşturmayı gerektiren bir suçun işlendiğini göreviyle bağlantılı olarak öğrenip yetkili makamlara bildirimde bulunmayı ihmal etmesi veya bu hususta gecikme göstermesi gerektiği cihetle, diğer sanık S.. C.. hakkında 3091 sayılı Yasa uyarınca işlem yapılması için başvurmaması ve müdahalenin önlenmesi hususunda gereğinin yapılmaması nedeniyle eyleminin görevi ihmal veya kö- tüye kullanmak suçunu oluşturup oluşturmadığı tartışılarak sonucuna göre hüküm kurul- ması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,

    3- Kabul ve uygulamaya göre de;
    a- Gerekçeli karar başlığında suç tarihlerinin yanlış gösterilmesi,

    b- Sanıklar hakkında hakkı olmayan yere tecavüz suçundan temel hür- riyeti bağlayıcı ceza alt sınırdan tayin edilmesine karşın, hürriyeti bağlayıcı ceza yanında tayin olunan adli para cezasının farklı gerekçe göstermeksizin alt sınırın üstünde tayini suretiyle çelişkiye düşülmesi,

    c- 01.03.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Yasa ile yapılan deği- şiklikle 5237 sayılı TCK.nun 50/6. madde ve fıkrasında yer alan "yaptırım" ibaresinin "tedbir" olarak değiştirilip, 5275 sayılı CGTİK.nun 106. maddesinin 4 ve 9. fıkralarının yeniden düzenlenip, 10. fıkrasının da yürürlükten kaldırılması karşısında, infazda yetkiyi kısıtlayacak şekilde sanık B.. C.. hakkında hükmedilen adli para cezalarının ödenmemesi durumunda hapse çevrileceğine karar verileceğinin belirtilmesi,

    Yasaya aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK.nun 321. maddesi gereğince (BOZULMASINA), 20.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.