11. Hukuk Dairesi 2016/14578 E. , 2017/484 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada.... 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 24/05/2016 tarih ve 2014/774-2016/433 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... Aslan dışındaki davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; davacının dava dışı ... Orman Ürünleri İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti"nin ortağı iken, yanıltılarak ve aldatılarak alınan vekaletnameye istinaden kendisinden habersiz olarak dava dışı şirketteki hisselerinin davalı ... tarafından vekaletnameye dayalı olarak davalılar ... ve ..."ya satışının gerçekleştirildiğini ileri sürerek; şirketteki hisselerinin devrine ilişkin yapılan tasarrufun iptali ile müvekkili adına tesciline, şirket hisselerinin müvekkili adına tesciline karar verilmediği takdirde, dava konusu hisselerin gerçek piyasa değerlerinin tespiti ile, tespit edilen değerin davalılardan devir tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili; davacının vekalet verdiğini kabul ettiğini, işlem sahibine işlemin konusu kapsamı ve sonuçlarının izah olunduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar ..., ... ve ... vekili; davacının iddialarının ve bu doğrultuda dava dilekçesinde anlatılan olayların tamamen gerçek dışı olduğunu; davacının okuma yazma bildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; incelenen tüm dosya kapsamına göre; tarafların tacir olmadığı ve dava konusunun ticari işletme ile de ilgisinin bulunmadığı; dava konusu hisselerin iptali ve tescili istenmesine rağmen şirketin davalı olarak da gösterilmediği; taraflar arasındaki uyuşmazlığa neden olan vekaletnamenin TBK ve Noterlik Kanunu kapsamında düzenlendiği; bir davanın ticari dava sayılabilmesi için ya taraflarının tacir olması ve uyuşmazlığın bir ticari işletme ile ilgili bulunması veya 6102 sayılı TTK"nın 4. maddesinin 1. bendi uyarınca; bu kanunda (TTK) yahutta bu Kanunun 4. maddesinin (1)-b,c,d,e,f ) bendlerinde yazılı hükümlerinde düzenlenen hususlardan doğmasının gerektiği, bu nedenle TTK"nın 4. maddesinde sayılan (mutlak ticari) davalardan olmadığı; HMK"nın 2-(1) ve (2) maddesi uyarınca dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın satışına ilişkin vekaletnamenin hata ve hileye dayalı olarak davacıdan alındığı ve bu durumu bilen davalılara, davacının dava dışı şirketteki hisselerinin satışının yapılmasına ilişkin işlemin geçersizliği/hisse satışlarının iptali ve dava konusu hisselerin tekrar davacı adına tescili bunun mümkün olmaması durumunda davacının zararının tazmini istemli olarak terditli açılan davada; genel görevli asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili ve... dışındaki davalılar vekili temyiz etmiştir.
Dava; limited şirketin hisse devrinin hata ve hileye dayalı olarak yapılması nedeniyle yapılan hisse satışının iptali ile hissenin davacı adına tescili, olmadığı takdirde hissenin gerçek değerinin davalılardan tahsili istemine ilişkindir. Şirket hisse devri hususu TTK’da düzenlenen ve 4/1-a madde uyarınca mutlak ticari davaya konu hususlardan olup bu davalarda TTK’nın 5. maddesi gereğince ticaret mahkemeleri görevlidir. Mahkemece yerinde olmayan yazılı gerekçeyle asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle temyiz eden tarafların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödedikleri peşin temyiz harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 25.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.