11. Ceza Dairesi Esas No: 2015/7529 Karar No: 2017/2024 Karar Tarihi: 20.03.2017
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/7529 Esas 2017/2024 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet kararı vermiştir. Ancak, sanığın adli sicil kaydındaki marka hakkına tecavüz suçu için cezai yaptırımı öngören hükümlerin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle, sanığa atılı eylemin suç olmaktan çıkarılması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, söz konusu ceza ile ilgili uyarlama yargılaması yapılması ve sonucuna göre sanık hakkında TCK'nın 58. maddesi ile CMK'nın 231 ve TCK'nın 51. maddelerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, resmi belgede sahtecilik suçu için sadece hapis cezası öngörülmesine rağmen, hapis cezası yanında adli para cezasına da hükmedilmesi ve 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 556 sayılı KHK'nın 61/A-c maddesi, 5194 sayılı Kanun'un 61/A maddesi, 38. madde Anayasa'nın ikinci kısmının ikinci bölümünde yer alan maddeler, 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 9. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarının (b) bentleriyle 61. maddesinin anılan bentler
11. Ceza Dairesi 2015/7529 E. , 2017/2024 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1- Sanığın adli sicil kaydındaki marka hakkına tecavüz suçuna ilişkin olarak 556 sayılı KHK"nın 61/A-c maddesinde cezai yaptırıma bağlanan eylemlerin düzenlendiği hükümler Anayasa Mahkemesinin 03.01.2008 gün ve 2005/15 - 2008/2 sayılı kararıyla; "556 sayılı KHK"nın itiraz konusu 9 ve 61. maddelerinde belirtilen eylemlere, 5194 sayılı Kanun ile değiştirilen 61/A maddesinde ceza yaptırımı öngörülmektedir. Suç ve cezalara ilişkin esasları düzenleyen 38. madde Anayasa"nın ikinci kısmının ikinci bölümünde yer aldığından bu konudaki düzenlemelerin kanun hükmünde kararname ile yapılması olanaklı olmadığı gibi, bu eylemlere ceza öngören maddenin Kanunla düzenlemesi de bu sonucu değiştirmez. Bu nedenle, itiraz konusu 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname"nin 9. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarının (b) bentleriyle 61. maddesinin anılan bentler yönünden incelenen (a) bendiyle (c) bendi Anayasa"nın 38 ve 91. maddesine aykırıdır." gerekçesiyle iptal edilmiş ve 01 Ocak 2009 tarihinden sonra 5237 sayılı TCK"nın 2. ve 5. maddelerinin de yer aldığı genel hükümlerin, özel Kanunlar açısından da uygulanmasının zorunlu olması ve Anayasa Mahkemesi"nin anılan iptal kararı göz önüne alındığında sanığa atılı eylemin suç olmaktan çıkarılmasından dolayı, söz konusu ceza ile ilgili uyarlama yargılaması yapılıp, sonucuna göre sanık hakkında TCK"nın 58. maddesinin uygulanması koşulları ile CMK"nın 231 ve TCK"nın 51. maddelerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 2- Resmi belgede sahtecilik suçunun düzenlendiği TCK"nun 204/1. maddesinde yaptırım olarak sadece hapis cezası öngörülmesine rağmen, hapis cezası yanında adli para cezasına da hükmedilmesi, 3- 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.