4. Hukuk Dairesi 2015/3993 E. , 2015/5562 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğeri aleyhine 23/10/2008 gününde verilen dilekçe ile kurum zararı istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen 10/02/2014 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalılardan ... vekili ve davalı ..., duruşmasız olarak incelenmesi de davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 05/05/2015 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı asiller ... ve ... ile karşı taraftan davacı ... vekili Avukat ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
1- Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, kurum zararının ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, Midyat Mal Müdürlüğü"nde vezne memurlarının zimmet suçundan mahkum olduklarını, o dönemin mal müdürü ve vekili olarak görev yapan davalıların da, denetim görevlerini ihmal etmek sureti ile zimmete sebebiyet verme suçundan cezalandırıldıklarını belirterek, görev yaptıkları dönemlere ait kurum zararlarının davalılardan ayrı ayrı tahsilini talep etmiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
Yerel mahkemenin bozmaya uyarak davanın kısmen kabulüne dair ikinci kararı, Dairemizin 03/12/2013 gün ve 2013/15175 Esas, 2013/18999 Karar sayılı ilamı ile; davalı Naim Adır hakkındaki davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle davacı yararına; yine devlet dairelerinde işlerin yoğunluğu, davacı idarenin zimmeti değerlendirme konusundaki eğitim eksikliği ve davalının zimmeti ortaya çıkarma konusundaki çabası gözönüne alındığında, davacının bölüşük kusuru da dikkate alınarak Borçlar Kanununun 43 ve 44. maddesi uyarınca karar altına alınacak tutardan hak ve adalete uygun bir indirim yapılmamış olması ile zimmet suçunu işleyen asli failler hakkında Ağır Ceza Mahkemesi"nin 2003/37 Esas, 2003/42 Karar sayılı ilamı ile TCK"nun 202/4 maddesi gereğince 58.143,92 TL zararın ödetilmesine karar verildiğinden, mahkemece hükmedilen miktar ile tahsilde tekerrür olmayacak şekilde karar verilmemiş olmasının doğru olmadığı gerekçesiyle de davalı ... yararına bozulmuştur.
Mahkemece, bozmaya uyularak davalıların görev yaptıkları dönemde denetim görevini ihmal ederek sebep oldukları kurum zararlarından BK"nun 43. maddesi uyarınca ayrı ayrı %30 oranında hakkaniyet indirimi yapılarak ve ceza mahkemesinde hükmedilen tazminat ile tahside tekerrür oluşturmayacak şekilde tazminine karar verilmiştir.
Mahkemece idarenin bölüşük kusuru değerlendirilerek davalıların sebep oldukları kurum zararlarından ayrı ayrı BK’nun 43. maddesi uyarınca %30 oranında hakkaniyet indirimi yapılmış ise de; somut olayın özelliği gözetildiğinde yapılan indirim oranı çok azdır. Davalılar yararına daha üst düzeyde hakkaniyet indirimi uygulanmak üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA; davacının tüm, davalıların öteki temyiz itirazlarının ilk bentteki nedenlerle reddine ve davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 05/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.