13. Ceza Dairesi 2017/6003 E. , 2018/8916 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanık ... müdafiinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanık müdafiine adli tatil süresi içerisinde kararın tebliğ edilmesi nedeniyle temyiz süresinin işlemeyeceği de gözetilerek sanık müdafiinin temyiz isteminin süresinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
5271 sayılı CMK"nın 288. maddesi ""Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır."", aynı Kanunun 294. maddesi ""Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir."" ve aynı Kanunun 301. maddesi ""Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar."" şeklinde düzenlenmiştir.
5271 sayılı CMK"nın 288. maddesinde belirtildiği üzere, temyiz ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. İstinaf kararı sonrasında temyiz incelemesi yapacak olan Yargıtay sadece hukuka aykırılıkları incelemekle yetkilidir. Yargıtay temyiz incelemesi yaparken temyiz edilen dosyadaki maddi olguları inceleyemez, maddi vakıaların denetimini yapamaz ve kararı veren mahkemenin takdirinin yerinde olup olmadığını inceleyemez.
5271 sayılı CMK"nın 223. maddesinin 2. fıkrasında beş bend olarak hangi hallerde beraat kararı verilebileceği belirtilmiştir. Anılan maddede belirtilen bendler arasında yer alan ""yüklenen suçun sanık tarafından işlenmediğinin sabit olması"" ile ""yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması"" durumlarını içeren 5271 sayılı CMK"nın 223/2. fıkrasının ""b"" ve ""e"" bendlerinin maddi vakıa denetimini gerektirdiği anlaşılmaktadır.
Sanık müdafiinin temyiz isteminin sanığın suçu işlediğine dair kesin delil bulunmadığı, suçu işlemediği sabit olduğundan CMK"nın 223. maddesi gereği beraatine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesine yönelik olduğu belirlenmekle sanık müdafiinin temyiz isteminin maddi vakıa denetimi gerektiren bir sebebe dayandığının anlaşılması karşısında; sanık ... müdafiinin temyiz isteminin 5271 sayılı CMK"nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
II-Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Savcısı"nın temyiz isteminin incelenmesine gelince;
5271 sayılı CMK"nın 288. maddesinin ""Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır."", aynı Kanunun 294. maddesinin ""Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir."" ve aynı Kanunun 301. maddesinin ""Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar."" şeklinde düzenlendiği de gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Savcısı"nın temyiz isteminin sanıklar hakkında TCK"nın 168/1-4 maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının araştırılıp tartışılmamasına yönelik olduğu belirlenerek anılan sebebe yönelik yapılan incelemede;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdiri ile Bölge Adliye Mahkemesi"nin kararına göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
31.01.2017 tarihli olay araştırma, yakalama, rızaen teslim alma ve muhafaza altına alma tutanağı içeriği ile 01.02.2017 tarihli teslim tutanağı içeriği ve tüm dosya kapsamına göre; sanık ..."in, başka suç sebebiyle yakalandığında, katılan ..."nın henüz şikayeti olmadan katılanın işyerinden de hırsızlık yaptıklarını beyan edip işyerini tarif edip hırsızlık yaptıklarını itiraf etmek suretiyle suçun ortaya çıkmasını sağladığı, katılanın işyerinden çalınan 150 TL paranın 99,50 TL"sini kolluğa vererek katılana iadeyi sağladığının anlaşılması karşısında; TCK"nın 168/4. maddesi uyarınca katılandan kısmi geri vermeye rızası bulunup bulunmadığı sorulmak suretiyle sanıklar hakkında TCK"nın 168/1. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı belirlenmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Savcısı"nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozmanın hakkında verilen hükmü temyiz etmeyen diğer sanık ..."ya sirayetine, 5271 sayılı CMK"nın 304/2. maddesi uyarına yeniden incelenmek ve hüküm verilmek üzere dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesi"ne gönderilmesine, 05/06/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.