16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/423 Karar No: 2018/1533 Karar Tarihi: 08.05.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/423 Esas 2018/1533 Karar Sayılı İlamı
16. Ceza Dairesi 2018/423 E. , 2018/1533 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : 5237 sayılı TCK"nın 314/2. maddesi, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi, TCK"nın 53, 58/9 ve 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet, istinaf başvurusunun esastan reddine
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 11.04.2015 tarihinde teröristler ile güvenlik kuvvetleri arasında sıcak temasın sağlandığı ve çatışmanın meydana geldiği olay yerine destek için gelen helikoptere PKK mensupları tarafından ateş açılması üzerine helikopterin 20 mm"lik topunun, AMMOBOX"un, kullanılmaz hale geldiği, motor kaportası ve çelik muhafazasının hasar gördüğü, Cumhuriyet Savcılığındaki ifadesinde havadan ve karadan gelebilecek tehlikelere karşı terör örgütü mensuplarını korumak amacıyla 11.04.2015 tarihli çatışmaya katıldığını ve helikoptere ateş açtığını ikrar eden sanık hakkında kasten adam öldürmeye teşebbüs etmek suçundan dava açılarak sanığın Devletin Birliğini ve Ülke Bütünlüğü Bozmak suçundan cezalandırılması gerekirken yazılı şekilde beraatine karar verilmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Sanığın da içinde bulunduğu grubun 11.04.2015 tarihinde AH1-P KOBRA tipi helikoptere ateş etmeleri sonucu helikopterin 20 mmlik topunun, AMMOBOX"un, kullanılmaz hale geldiği, motor kaportası ve çelik muhafazasının hasar gördüğü anlaşılmakla sanık hakkında kasten adam öldürmeye teşebbüs etmek suçundan zamanaşımı süresi içerisinde dava açılması mümkün görülmüştür. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 08.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.